phishing
Faruk BANGİR

Faruk BANGİR

Yaşamın İçinden

Şarkılar Hiç Susmasın

Şarkılar Hiç Susmasın

 

Sizi bilmem ama günümüzün popüler şarkılarını ben sevmiyorum. Müzik konusunda ne varsa eskilerde var diyenlerdenim.

Geçmişin şarkılarının verdiği lezzeti bugünkü şarkılarda bulamıyorum. Günümüz şarkıları günlük, haftalık veya aylık tüketim amaçlı hazırlanıyor. Bu nedenle kalıcı olma gibi bir iddiaları yok. Çabuk üretilip, çabuk tüketiliyor ve unutuluyorlar.

***

Geçmişte dinlediğimiz şarkılar ise aradan asırlar geçse de daima dinleniyor.

Örneğin Samanyolu şarkısı ölür mü? Her kuşağın aşk şarkısı olan bu güzel şarkı ilk çıktığından bu yana neredeyse yarım asır geçmesine rağmen hala keyifle dinleniyor.

Yine Memleketim, Kimler Geldi Kimler Geçti, Kaybolan Yıllar, Sevdan Olmasa, Fesuphanallah, Dağlar Dağlar gibi birçok şarkı hiç unutulmadı. Bu şarkıları ne kadar çok dinlersek dinleyelim asla bıkmıyoruz.

***

Bugün yapılan şarkıların kalıcı olma gibi bir iddiası yok. Yeter ki söyleyenini bir müddet hafızalarda tutsun ve listelerde bir hafta kalsın. Bu beklentiyle şarkı üretilince hemen tüketilmesi de kaçınılmaz oluyor.

Her şeyi çabucak tüketmeye adeta alıştırıldık. Dünya o kadar hızla değişiyor ki yetişmek neredeyse imkansız. Bugün aldığınız teknolojik bir gereç yarın eskiyor ve yeni modelleri çıkıyor. Bu hızlı değişimden maalesef müziğimizde nasibini aldı.

***

Bence iyi bir şarkı zamansızdır. Zamansız şarkılar söyleyenini de asla unutturmaz.

Ajda Pekkan, Erol Evgin, Sezen Aksu, Nükhet Duru, Emel Sayın gibi şarkıcılar söyledikleri zamansız şarkılarıyla bu nedenle hiç unutulmadılar.

İyi bir zamansız şarkının söz yazarı ve bestecisi de hiçbir zaman unutulmaz.

Çiğdem Talu, Melih Kibar, Ülkü Aker, Atilla Özdemiroğlu, Aysel Gürel, Kayahan gibi söz yazarı ve besteciler de daima dinleyici için unutulmaz isimlerdir.

Bugünün şarkılarının söz yazarlarını, bestecilerini biliyor muyuz?

Hatta söyleyenini biliyor muyuz?

***

Sadece bir müddet çarşıda, pazarda dinleyip tüketiyoruz.

Müzik dünyasının bu çıkmazdan kurtulması lazım. Bunun çözümü de yeniden kaliteli üretimle olacaktır.

Bugün yorumculuğunun zirvesinde olan Ersan Erdura, Yeliz, Yeşim, Füsun Önal, Tülay Özer, Ömür Göksel gibi efsane şarkıcılar yeniden üretime yönlendirilirse müzik dünyası eski kaliteli günlerini yakalayacaktır. Hatta bu listeye doksanlı yıllarda üretimde bulunup şimdi köşesine çekilmiş isimler de eklenebilir.

***

Ülkemiz dışında sanatçıların yaşına takan başka bir ülke daha sanırım yoktur. Unutmayalım ki sanatçının yaşı yoktur. Ürettiği müddetçe sanatçı yaşsızdır. Bizdeki, ‘O artık yaşlandı’ algısının aşılması lazım. Sanatçı şarap misali yıllandıkça değerlenir. Sanatçı asla eskimez. Bu konuda özellikle medyadaki yanlış yaş algısının acilen değişmesi lazım diye düşünüyorum. Çünkü bu algı değişirse, müzik dünyamız duayenler tarafından kaliteli üretimlerle eski güzel günlerini yakalayabilir.

***

Yaşamımızı renklendiren, anılarımızı özel kılan şarkılardır. Çoğu zaman şarkılarla yaşarız hayatı. Bu nedenle şarkılarımız hiç susmasın.

Gelecekte de zamansız şarkılar dinlemeyi istiyorsak müzik dünyasının bugünkü kirlenmişliğine son vermek için uğraşmalıyız. Bunun yolu da bence açıktır. Eskimeyen sanatçılarımızı yeniden üretime yöneltmek zorundayız.

***

Kıdemli sanatçılar müziğimizde yeni ufuklar açacak ve geçmişte olduğu gibi arkasından gelenlere yön vereceklerdir.

İyi ki müzik var.

Dinleyeceğimiz nice güzel şarkılara…

YORUMLAR

  • 0 Yorum