phishing
Faruk BANGİR

Faruk BANGİR

Yaşamın İçinden

Gez Dünyayı Gör Konya’yı

Gez Dünyayı Gör Konya’yı

 

Atalarımız Konya’nın güzelliklerini anlatabilmek için boşuna, “Gez dünyayı, gör Konya’yı” dememişler. Konya’yı gezip gördükten sonra ben de bu söze katılarak mutlaka Konya’yı görün diyorum.

Konya tarih şehri.

Konya maneviyat şehri.

Konya lezzetler şehri.

Bu listeyi daha da uzatmak mümkün.

Konya’yı uzun bir zamandır etraflıca gezmek istiyordum. Daha önce Mersin’e giderken içinden geçmiş, Mevlana Türbesi dışında başka yerini görmemiştim.

Konya’ya girişte tatlı bir sıcak hava karşıladı bizi. Tarih bilgisine hayran olduğum kıymetli dostum Aykut Potuk ile Konya’yı gezecek olmam beni daha da mutlu ediyordu.

Konya’da ilk gezi alanımız Selçuklu’da bulunan Konya Tropikal Kelebek Bahçesi oldu. Halk arasında Kelebekler Vadisi olarak da bilinen bu mekan biz gittiğimizde daha yeni açılıyordu. Görevliler hazırlıklarını tamamladı ve ilk ziyaretçiler olarak bu tropikal bahçeyi keşfetmek üzere gezmeye başladık. Bahçe kısmına girer girmez etrafta uçuşan rengarenk kelebekleri görünce mutlu olmamak imkansız. Kelebeklerin yanı sıra böcek türleri de bu güzel mekanda meraklılarını bekliyor. Ayrıca gezi sonunda küçük hediyelik eşyalar da burada uygun fiyatlara satılıyor. Kelebek meraklıları ve fotoğraf tutkunları bu güzel mekanı mutlaka görmeli. Belki daha uzun zaman geçirmek mümkün olsa da gezeceğimiz mekanlar çok fazla olduğu için yarım saatte Kelebekler Vadisi’ni gezip Mevlana Türbesine doğru yol aldık.

Konya’nın kalbi diyebileceğimiz Mevlana Türbesi’ni daha önce de ziyaret etmeme rağmen kapıya yaklaşınca yine heyecanlandım. Türbe her zaman olduğu gibi oldukça kalabalıktı. Özellikle Uzak Doğu’dan gelen turist sayısı bir hayli fazlaydı. Bu da Mevlana’nın her yöre ve kültürden insanı derinden etkilediğinin göstergesiydi. Hem Mevlana’nın türbesini hem de müzeyi dikkatle inceleyerek ziyaret ettik.

Mevlana Türbesi’nin ardından bir mimari şaheser olan Selimiye Camii’ne geçtik. 2. Selim’in şehzadeliği zamanında yapımına başlanan cami bence klasik Osmanlı mimarisinin Konya’daki en güzel eseri. Konya’ya yolunuz düşerse mutlaka görün.

Selimiye Camii’nden bir başka şaheser olan Aziziye Camii’ne geçtik. Türk barok üslubunda yapılan cami son dönem Osmanlı mimarisinin başarılı örneklerinden biri. Sultan Abdülaziz’in annesi Pertenihal adına yaptırılmış bu görkemli camiyi izlemeye doyamadık. Ama zamanımız sınırlı olduğu için Alaaddin Camii’ne doğru gezimizi sürdürdük.

Anadolu Selçuklu Devleti’ne başkentlik yapmış olan Konya’da birçok Selçuklu eserine rastlamak mümkün. Bunlardan biri de Alaaddin Camii.

Alaaddin Camii 13.yüzyıldan kalma bir eser olup, İslam mimarisi yapı tarzında inşa edilmiştir. Caminin bir bölümünde restorasyon çalışmaları sürdüğü için yapının tamamını gezemedik ama gördüğümüz kadarı bile bizleri derinden etkiledi.

Konya ziyaretimizi yine Selçuklulardan kalan İnce Minare ve Karatay Medreselerini ziyaret ederek sürdürdük. Her iki medrese de müze olarak ziyaretçilerini bekliyor ve birçok tarihi eseri buralarda görmek mümkün. Tarihte yolculuğa çıkmak için her iki yapı da bence mutlaka görülmeli.

Konya gezimizi Konya Atatürk Evi ziyaretiyle devam ettirdik. Ulu Önder Atatürk’ün 13 kez gelip kaldığı bu ev tasarımıyla da çok güzel. Atatürk’ün kullandığı eşyaların yanı sıra Konya’da kalırken giydiği giysiler de burada sergileniyor.

Atatürk Evi’nden Konya Etnografya ve Arkeoloji Müzeleri’ne geçtik. Her iki müze de barındırdığı eserlerle mutlaka görülmeli.

Ayrıca Sahip Ata Külliyesi, Konya Valilik binası, Atatürk Anıtı gibi birçok yapıyı da gezerek Konya ziyaretimizi tamamladık.

Konya’ya gitmişken etli ekmek yemeden olur mu? Bu lezzeti tatmayı unutmayın.

Güzel Konya’yı mutlaka ziyaret edin.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

YORUMLAR

  • 0 Yorum