phishing
Ahmet TUNCA

Ahmet TUNCA

Ufuk

GÜLÜMSE

GÜLÜMSE

 

Altındaki külüstür, eski tip Vosvosuyla yola çıkan yazarlardan birisi, bir dinlenme istasyonuna durup mola verir.

Garson, istediklerini getirir. Hoşbeşten sonra, “Ağabey, ne iş yapıyorsun” diye sorar.

- Yazarım, der müşteri.

Garson, bir adam bir de park yerinde Vosvosa bakar,

- “İyi yazamıyorsun abi herhalde” der.

 

***

Adam sürüş teknikleriyle ilgili bir kursa katılır.

Kışın nasıl araba kullanılacağıyla ilgili sorular sorar.

- “Yarın ben karlı kışlı bir bölgeye gideceğim, ne yapmam lazım”  diye sorunca, kurs hocası:

-  “Antifriz” der. “Mutlaka antifriz kullanacaksın!”

Kurstan çıkan adam, doğru bir markete gider, antifriz alır, sulandırıp içer.

 

***

Biraz gülelim dedim bugün.

Gülmeyi o kadar unuttuk ki. Gülmeyi bırakın tebessüme hasret kaldık.

İki arkadaş, New York'ta lüks bir lokantaya yemeğe giderler.

Hesabı, arkadaşı öder.

Güzel bir gecedir.

Kaldırımda yürürlerken, büyük bir otomobil galerisinin önünde dururlar. İçeride oldukça pahalı, lüks otomobiller vardır.

İçeri girip, pazarlıklar sonucu birini alırlar.

Arkadaşı, “Yemek parasını sen verdin, araba da benim ikramım olsun” diye yüklü bir çek keser.

 

***

Laf, Volkswagen’den açılmışken, bir fıkra daha.

Adam İstanbul’dan, klasik bir Vosvos alır. Saatlerce keyif içinde uzun süre araba kullanır, yorulur, mola verir.

Ön tarafı açıp baksa motor yok. Başlar bağırmaya “Motorumu çalmışlar…”

 

***

Maşallahı var.

Hani şu bazılarının bereket değil de çile gözüyle baktılar kar yağışlarına diyorum.

Maşallah bu yıl iyi kar yağıyor.

Bereketi bol bir sene olacak gibi görünüyor.

Her tarafa karla bembeyaz örtü altında.

Yollarda kalan kalana.

O nedenle, hep siz arabaya binecek değilsiniz ya, bazen de o size biniyor.

YORUMLAR

  • 0 Yorum