AŞAĞIDAKİLERİN AHVALİ
Fakir fukara et yiyemiyor.
Havaalanına çok sert iniş yapan acemi pilotlar gibi yazıya pat diye girdik.
Haklı mıyım?
Haklıyım!
***
Kasaptayım.
Bir şeyler alıyorum.
Vitrindeki fiyatlara bakıyorum.
Ucuz diye bir şey kalmamış.
Ucuz nasıl olur?
Alım gücüyle bağlantılı olur.
Aldığın ücret veya maaşla bir şeyleri alamıyorsan pahalıdır.
Eğer bu alamadığın emtia, mecburi gıda maddesiyse olmadı.
Ete, süte, yumurtaya, peynire ulaşmıyor, kendin ve çocukların için bunları tüketemiyorsan olmadı.
Ortada durmadan zıplayan fiyatlar halkın canına tak etti artık.
Dursun bu hayasızca akın zamları.
***
80’in üstünde yaşlı mı yaşlı.
Kasaba 10 lira uzattı, “Kıyma ver oğlum. Ne olur yağsız olsun” diye de ekledi.
On liralık kıyma ve yağsız!
250 gram kıyma.
İki kaşık et.
Torunlarına köfte yapacakmış.
İçim sızladı. Bir şeyler koptu içimde.
Arkasından kasap çocuğa, 10 lira gösterdim, “İlave et” işareti yaptım.
Belki sevinmiştir, çocuklarını torunlarını iki köfte fazlasıyla doyurmuştur yaşlı ninemiz.
Üretiyoruz ama ürettiğimize yaşıyoruz.
Üretiyoruz ama yiyemiyoruz.
Ülkem cennet ama fakir fukaraya doya doya et yediremiyorsak…
Sen!
Neden bahsediyorsun ahbap!
Hangi kalkınmışlıktan dem vuruyorsun!
Bana ne senin havaalanından, uçağından, hızlı treninden!
***
Geç bütün bunları.
Antrikotun 80 lira, pirzolanın 70 lira olduğundan haberin var mı?
Domates 10 lira.
Madem içi 70 lira.
Fındık içi 60 lira.
İncirin kilosu 40 lira.
Ülkemizin sahilleri zeytin ağaçlarıyla dolu, zeytinin en ucuzu 15-20 lira.
Zeytin yağının yanına varamıyoruz. Normal zeytin yağı 30 lira 40 lira.
Sen, ortalık araba at dolu, ülke kalkındı, şaha kalktık uçuyoruz demeye devam et!
Hep yukarıya bakma.
Bir de aşağıdakilerin hali ahvaline bak!
YORUMLAR