phishing
Nergiz Mert

Nergiz Mert

NERGİZ'İN RENGİ

Vitamin neden önemli? (Geçen haftadan devam)

Vitamin neden önemli?

(Geçen haftadan devam)

Daha sağlıklı bir yaşam hepimizin ortak dileği… Buna ulaşmak için öncelikle sağlıklı ve dengeli beslenmek, hayatımızda sağlığımıza katkı sağlayacak sosyal ve fiziksel aktivitelere yer açmak; doğru zamanda doğru vitamin ve mineral içeriklere sahip besinleri tüketmek gerekiyor.

 

Hayatımıza dahil etmemiz gereken vitamin ve mineraller için tüketmemiz gereken besinleri hakkında Hastane Derindere İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Yusuf Gündüz, şu bilgileri veriyor:

Krom: Kan şekeri seviyenizi sabit tutmaya yardımcı olduğuna inanılan bu minerali, brokoli, sarımsak gibi besinleri tüketerek kazanabilirsiniz. Kilo vermenize yardımcı olacağını taahhüt eden krom takviyeleri görebilirsiniz; ancak bu iddiaları desteklemek için bilimsel bir delil yoktur.

D vitamini: Kemiklerinizi güçlendirmesinin yanı sıra mikroplarla savaşta da sizin için iyi bir destekçidir. Güneşte ultraviyole ışınlarının yeterli olmadığı kuşakta yeterli D vitamini üretimi olmamakta D vitamini takviyesi önerilmektedir. Kişisel gözlemlerime göre ülkemizde kadın ve erkeklerde %70-80 oranında D vitamini eksikliği karşımıza çıkmaktadır. Bebekler ve çocuklar, hamile ve emziren kadınlar, yaşlılar (65 yaş üstü), astım, alerji, diyabet gibi kronik hastalıkları olanlar özellikle hekim kontrolünde D vitamini takviyesi kullanmalıdırlar; ancak gereğinden fazlasının da zararlı olduğu unutulmamalıdır.

E vitamini: Antioksidan özelliği taşıyan E vitamini, hücrelerinizde sigara, hava kirliliği, güneş ışığının neden hücre hasarını azaltır, kan dolaşımına destek olur. Badem, fındık ve fıstık gibi ayçiçeği tohumları en iyi E vitamini kaynaklarıdır. Bunlara alerjiniz varsa, ayçiçeği yağı, ıspanak ve brokoli de ihtiyacınızı karşılamak için iyi birer alternatif olabilir.

Folik asit: Anne adaylarının hamileliklerinin ilk 3 ayı boyunca olmazsa olmazı olan folik asit, DNA yapmaya ve spina bifida ve diğer beyin doğum kusurlarını önlemeye yardımcı olur. Kuşkonmaz, Brüksel lahanası, koyu yapraklı yeşillikler, portakal, fasulye, bezelye, mercimek gibi baklagiller folik asit bakımından zengindir.

Demir: Demir seviyeniz düşük olduğunda vücudunuz yeterince sağlıklı kırmızı kan hücreleri yapamaz ve dokulara yeterince oksijen ulaşamaz. Hamile olan veya sık adet gören kadınlarda kanda yeterli miktarda demir olmadığı için anemi adı verilen kansızlık görülme ihtimali yüksektir. Fasulye, mercimek, karaciğer ve ıspanak ile demir seviyenizi koruyabilirsiniz.

Magnezyum: Kan basıncı ve kan şekerinizi kontrol etmeye, proteinleri ve DNA’yı yapmaya ve yiyecekleri enerjiye dönüştürmeye yardımcı olur. Badem, kaju fıstığı, ıspanak, soya fasulyesi, avokado ve tahıllardan ihtiyacınız olan magnezyumu alabilirsiniz.

Potasyum: Bilindiğinin aksine en iyi potasyum kaynağı muz değil; yeşil yapraklı sebzelerdir. Kan basıncını normal aralıkta tutmaya ve böbreklerinizin düzenli çalışmasına yardımcı olur. Çok düşük veya çok yüksek potasyum seviyesi kalp ve sinir sisteminiz için problem yaratabilir.

Selenyum: Eksikliği tırnak kırılması, bulantı ve sinirliliğe neden olan selenyum; enfeksiyonlarla savaşır ve tiroid bezinin sağlıklı çalışmasına yardımcı olur. Et, ekmek ve yumurta iyi birer selenyum kaynağıdır.

Çinko: Yaraların iyileşmesinde önemli rolü çinko, yaşlandıkça görünüşünüzü de korumanıza yardımcı olabilir. Susam ve balkabağı tohumları, nohut, mercimek gibi bitki kaynaklarının yanı sıra istiridye, sığır eti gibi hayvansal gıdalar da çinko içerir.

 

YORUMLAR

  • 0 Yorum