phishing
Orhan DURAK

Orhan DURAK

DURAKTAKİ ADAM

Değerli okurlarımız

Her gün değişik bir konu ile karşınızda oldum. Yazılarımda sizleri sıkmamaya özen gösterdim. Bugün ise her günkü yazdığım yazı üslubunu değiştirdim ve sizleri güldürecek yaşanmış birkaç ironik olayı huzurlarınıza getireceğim. Umarım beğenirsiniz. Aktaracağım konular tamamen yaşanmış ve gerçektir. Olayların kahramanının ismini kullanmayacağım ve ona Osman diyeceğim.

 

KİBARLIK BUDALASI

Türk çocuklarının askere gidişleri şölen gibi olur hemen hemen. Askerlik çağına gelen gençlerimiz davul zurna eşliğinde “en büyük asker bizim asker” sloganları ile uğurlanır. Olayın kahramanı Osman merkeze çok yakın bir köyümüzdendir. Güçlü kuvvetli, 1.90 boylarında çakı gibi bir asker adayıdır.

Kendi ifadesine göre de askere gidiş yılı olan 1969’da kibarlığa başlamıştır. İlk etapta öğrendiği iki önemli kelime vardır belleğinde.. Kahramanımız bu iki kelimeyi kurmuş olduğu cümlelerin içine mutlaka koymaktadır. Nedir bu önemli iki kelime....?

 

OSMAN DAĞITIM İZNİNE GELİR

Bu kelimeler afedersiniz ve artık kelimeleridir.

Sizlerin de bildiğiniz gibi eğitimi biten askerlere komutanları usta birliklerine giderken kimseye çaktırmadan ailelerini görmelerine fırsat tanırlar, görmezden belirlerlerdi.. İşte aynı konumda olan olayımızın kahramanı Osman da eğitim sonrası usta birliğine giderken aile efradını görmek için yollara düşer ve bir gün sabaha karşı aile ocağın ulaşır. Kapıyı çalar ve kapı açılır, karşısında nur yüzlü annesi şaşkın şaşkın oğluna bakmaktadır. Osman da şaşkın ama gururlu ve sevinçlidir.. Daha iki ay önce davul zurnalarla uğurlandığı baba evine çakı gibi bir asker olarak dönmüştür. Kucaklaşırlar annesiyle.. Üstelik Osman sadece askerlik eğitimi ile yetinmemiş bu arada kibar olmayı da öğrenmiştir.

 

                       YEMİYCEM ARTIK

Hoşbeşten sonra anne süratle oğluna bir tarhana çorbası hazırlar ve oğlunu buyur eder... Osman'ın gözleri dolar.. Yaşlı başlı kadın oğluna kaşla göz arasında tarhana çorbası hazırlamıştır, çünkü bilmektedir oğlunun tarhana çorbasını sevdiğini..! Fakat Osman sevinçli ancak iştahı yoktur. Annesinin buyuruna karşılık “Afedersin anneciğim yemiycem artık” diye cevap verir... Anne çok bozulur oğlunun verdiği cevaba.. Nasıl bozulmasın anne...? Sabahın alaca karanlığında izinli gelen oğluna çok sevdiği tarhana çorbasını hazırlıyor, o ise “Artık yemiycem anneciğim” diye cevap veriyor.. Anne kararlıdır oğluna çorbayı yedirecektir.. Anne oğlu Osman'a ısrarla "oğlum vallahi artık değil senin için şimdi yaptım taze” dese de Osman'n iştahı ve de yemeye niyeti yoktur ve cevabını yineler “Anneciğim yemiycem artık  " diye cevap verir..

Bugünlük de bu kadar olsun değerli okurlarım. Osman'ın diğer bazı yaşanmış olaylarını zaman zaman aktaracağım, tebessüm ettiğinizi görür gibiyim.

Kalın sağlıcakla…

YORUMLAR

  • 0 Yorum