phishing
Orhan DURAK

Orhan DURAK

DURAKTAKİ ADAM

BEŞ BARİ ATSAYDINIZ!

                BEŞ BARİ ATSAYDINIZ!

 

 

Dört hafta önce Uşak Vefa Spor’a tüm etik kuralları hiçe sayarak 10 gol atmış ve kendinizi adeta kahraman ilan etmiştiniz. Kolay mı bir maçta rakibe 10 tane gol atmak? Bu skoru yaratan ve ortaya konan futbol beni tatmin etmemişti. Nedeni ise hafta boyu antrenmanlara çıkmayan ve kahvehanelerden toplanıp getirilen futbolcuların oynadığı bir rakip vardı karşınızda. Tüm etik kuralları hiçe saydınız, rakip takımın hocasının ve futbolcularının onurlarını, gururlarını ayaklar altına aldınız. 10 tane gol atarken futbolcularınız naralar attılar, sevinçten taklalar attılar. Elinizden gelse 20 gol atacaktınız. Olsun 10 gol attınız ya futbolcuların yürüyüşleri bile değişti. Teknik kadronun havası görülmeye değerdi. Ancak tüm bu olumlu gibi görünen  galibiyete önem vermeyen tek insan bendim.

ATI ALAN ÜSKÜDAR’I ÇOKTAN GEÇTİ

Değerli okurlarımız, maç sonrası köşemde maçın analizini yapmış, oynanan maçın skoru için “Skor sizi aldatmasın” demiştim. Devamında da “Yakında daha güçlü rakiplerle oynayacaksınız, havalara girmeyin” demiştim. Yaptığım analiz ve yorumlarımın ne derece doğru olduğu ayan beyan ortada. Son 3 haftalık periyota baktığımızda; 3 hafta önce sahanda Ortaca’yı bin bir güçlükle 2-1 yeniyorsun, hemen ardından deplasmanda Kuşadası Spor’a 1-0, önceki gün de yine sahanda şampiyonluğun en büyük adayı Torbalı Spor’a 2-1 yeniliyorsun. Liderle arandaki puan farkı 8’e çıkıyor. Siz hala şampiyonluk türküleri söyleyin. Atı alan Üsküdar’ı çoktan geçti.

MEVCUT YÖNETİCİLER FUTBOLU BİLMİYORLAR

Transfer sezonunda Amasya Spor’un teknik kadrosunu ve sanıyorum 7 futbolcusunu transfer ettiniz. Neymiş efendim, hoca Amasya Spor’u kupada hiç akla hayale gelmeyecek yerlere getirmiş. Yahu bizim kupa ile bir işimiz yok. Sandıklıspor’u BAL liginde şampiyon yapıp 3. Lige çıkaralım bize yeter. Transfer sezonunda defalarca yazdım “Mevcut kadro 3. Lige çıkacak çapta değil” diye. Hoca gelirken aklına hangi futbolcu geldiyse beraberinde Sandıklı Spor’a getirdi. Şampiyonluk garantisi vardı hocanın! Böyle mi şampiyon olacaksınız? Atsaydınız ya Torbalı Spor’a da 5 gol!. Atamazsınız, çünkü o çapta bir takım değilsiniz, rakip de Uşak Vefa Spor değil. Mevcut yöneticiler çok iyi niyetli ve futbolu bilmiyorlar. Denilen her şeye inanıyorlar.

YAZILARIMI HİÇ KAALE ALMADINIZ

Adım gibi eminim, Torbalı maçı sonrası teknik adamlar; “Çok şanssızdık, çocuklarda aşırı istek nedeniyle bir konsantrasyon bozukluğu var, biz bu güç günleri de atlatacağız ve şampiyon olacağız” demişlerdir. Bunlar klasik laflardır. Biraz sıkıştırın, bir sabah bakmışsınız ki teknik kadro gitmiş! Kaderinle baş başa kalırsın. Sen memleketinin öz evladı, Türkiye profesyonel liglerinde 20 yıldır futbol oynayan takım kaptanın Barış’ın gidişine göz yum, sesini çıkarma, neidüğü belirsiz topçulara etek dolusu para dök ve teknik kadronun yarattığı pembe tabloda şampiyonluk rüyaları gör. Yok böyle bir dünya.

Sesimize birazcık olsun kulak verseydiniz sanırım bazı şeyler çok  farklı olurdu. Gittiğiniz yanlış yol nedeniyle kaç yazı yazdım bilmiyorum. Yazılarımı hiç kaale almadınız. Netice ortada. Acı ama gerçek olan bir şeyi daha size söyleyeyim; daha fazla masraf etmeyin, takımın gücü bu.. Şampiyonluk mu? Bir başka bahara inşallah. Bu kadro şampiyon  olacak kapasite ve güçte değil. Ligi ancak orta sıralarda bitirir.

AFRODİZYAK MI İSTEDİNİZ?

Hep söylemişimdir, “Bir başkadır benim memleketim” diye.. Sanıyorum yine birkaç gün önce yazdığım bir yazıda aynı ifadeleri kullanmıştım.

Değerli Kurtuluş okurları. Yaşam koşulları, günlük stres ve bunalımlar insanlarda cinsel sorunlar yaratmaktadır. Bu da hayatın bir gerçeğidir. Cinsel güçsüzlük yaşayan ve bu konuda sorunları olanlar problemlerinin çözümü için çareler aramaktadırlar. Tabii her derdin bir dermanı vardır mutlaka. Bunun da vardır elbette bir çözümü. Öyle doktor doktor gezmenize de gerek yoktur. Devlet Hastanesinde Ş’a ulaşın o size afrodizyakların (cinsel güç artırıcıların) kralını tavsiye edecektir. Hatta ufak bir kağıda da satıcıya iki satır bir şeyler yazdığı pusulayı size verecektir. Yazdığı pusulada “Hamili mektup sahibi kardeşimizdir, o ilaçlardan en kuvvetlisini verelim, ücretini de hesaplı alalım” demektedir. Gerisini düşünmeyin artık, sorun çözülmüştür. İlacın hem en ‘guvvatlısı’, hem de en hesaplısı yani ucuzu verilecektir size. Ş.’nın bu iyiliğini de unutmayın.

BANKALAR VE ATM’LER

Ekonomik hareketlerde en büyük desteği bankalardan aldığımız bir gerçek. Bu cümleyi kredi vs. temin etme anlamında kullanmadım. Konumuz ‘havaledir.’ Havalelerimizi genellikle bankalar vasıtası ile gerçekleştiririz. Bazen de PTT ile. Fakat son zamanlarda bankaların ATM’lerine bir haller oldu. Havalelerinizi bir türlü ATM ile gönderemiyorsunuz. Ne zaman havale çıkarmak için makinelere gitseniz  makinelerde arıza var. İşin ilginç yanı sizin havaleniz için arızalı olan makineler eğer kredi kartı borcu falan yatıracaksanız bir anda canavar kesiliyorlar ve işleminizi anında yapıyorlar. Havale için arıza gösteren makineler içinse en büyük yardımı bankanın güvenlik görevlilerinden alıyorsunuz. Sağ olsunlar siz havaleyi çıkarmak için uğraşırken büyük bir nezaket ile size yaklaşıp “Efendim makinelerde arıza var, isterseniz havalenizi içerden veznelerden gönderin”diyorlar ve size müthiş bir destek veriyorlar. Görevlinin bu yardımı için gerçekten duygulanıyor insan.

Değerli okurlarımız, bu yazım aynı konuda bir ay içinde ikinci defa oluyor. Bilmiyorum buradaki inceliği fark ediyor musunuz? Gönderemediğiniz havaleyi içerden vezneden gönderirseniz havale bedeli olarak 30.00 TL ödüyorsunuz. Anladınız mı şimdi işin aslını? İyisi mi siz ATM’lerle uğraşmayın verin 30 TL havale bedeli görün bakın paranız nasıl gidiyor.

UCUZ ETİN YAHNİSİ EKŞİ OLURMUŞ !

Değerli okurlarımız, daha önce birkaç kez yazdım, “Türkiye’de bir koltuğa yapışan bir daha o koltuğu kola kolay bırakmıyor” diye. Bunlardan birisi de TESK başkanı Bendevi Palandöken’dir. Bu zatın her hafta gazetelerde sık sık esnafla, ekonomi ile ilgili beyanatlarını okursunuz. Beyanlarında hep akıl verir ve şimdiye kadar zihinlerde kalacak bir icraatı da yoktur. Dünyanın en akıllı insanı da odur !

Başkanımız son günlerde ucuz et ile ilgili ahkamlar kesiyor. Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığını eleştiriyor ve onlara akıl veriyor. Bakanlığı et ithalatı konusunda yanlış uygulamalar içinde olmakla suçluyor ve ucuz et nedeniyle Türkiye’deki 26 bin kasap esnafının haksız rekabet nedeniyle sıkıntıya düşeceğini vurguluyor.

BİNLERCE İNSAN AYLARCA ET YİYEMİYOR

Sn. Palandöken, 26 bin kasabı düşünürken 81 milyon insanımızı neden düşünmüyorsunuz. Bu ülkede pahalı olduğu ve alamadıkları için binlerce insanın aylarca et yiyemediğini siz bilmiyor musunuz sanki… Bal gibi de biliyorsunuz. Ama biliyorum siz insanlarımızın sağlığını ve kesesini düşünüyorsunuz. “Ucuz etin yahnisi ekşi olur” diyorsunuzdur mutlaka. Sizi tebrik etmemek mümkün mü Sn. Palandöken? Haklısınız, insanlarımız pahalı et yesinler, yahnileri ekşi olmasın ve de hasta olmasınlar. İşte bizim insanımız bu inceliği düşünemiyor. Neymiş efendim? Et ucuz olmalıymış! Siz yiyin bakalım ucuz etleri de görün bakın neler oluyor? Hem yahniniz ekşi olacak, hem de hasta olacaksınız !

Boş verin ucuz eti, pahalı et yiyin ve de hastalanmayın.

 

 

YORUMLAR

  • 0 Yorum