DEVLET BAHÇELİDEN ACILI ARABESK ŞARKILAR
"YA BENİMSİN MHP, YA KARA TOPRAĞIN"
"Ülkücüyüg, dağğvvaaa adamıyıg"
diyen parti fetişistleri sözüm sizlere...
"Partiler araçtır amaç olamaz" dediğimizde, "Mehepeliyig, MHP bizim dağğvvamızdır" diyen kör biatçılar sözüm sizlere...
Bahçeli elini kulağina atıp Ferdi'den "YA BENİMSİN MHP, YA KARA TOPRAĞIN" parçasını okuyor... Bol acılı, bol isotlu, bol göz yaşlı hemi de...
MHP'yi kara toprağın bağrına gömmek isteyen, "Başında ben varsam MHP yaşamalı, yoksam gebermeli" diyen Bilge'ye sizin sözünüz yok mu?..
"Şahıslar önemli değil" derdiniz hani?
"Davamız MHP derdiniz hani?"
"Allahın adamıyıg Adanalıyıg" derdiniz hani?
Gün tercih yapma günüdür.
Ya MHP'den yana olacaksınız, Ya Bahçeliden yana...
ÇAMURDAN HEYKELLER
Devlet Bahçeli, Ümit Özdağ'ın CIA ajanı olduğunu iddia etti... Özdağ da Bahçeli'nin MİT ajanı olduğunu... Şimdi her ikisi de tükürdüğü balgamları yaladılar...
"Söz namustur" diye bilinir halbu ki söz senettir diye... Siyasette ne namus geçer akçedir, ne söz, ne senet... Yıllardır hep söyledik bir daha tekrarlıyoruz: ÖNCE İDEOLOJİ DEĞİL ÖNCE KARAKTER.
Vur bre sazın tellerine Karakoç:
"Nurdan gömlek giydirdik çamurdan heykellere,
İnanmıştık bir kere, aldatıldık bin kere."
RAHMETLİ ALİ GÜNGÖR ÇOK UYARDI ÜLKÜCÜ HAREKETİ
AMA 18 YIL UYUDUK MALESEF
----- “Ülkenin içinde bulunduğu bu süreci değerlendiren siyaset maalesef rol paylaşımı içinde aynı hedefe yürüyen, aynı hedefi amaçlayan bir doğrultuda gidiyor. Sayın Bahçeli’nin geçmişte yaptıklarından sonra bugün bu sürece tepki gösteriyor olması, bu rol paylaşımı içerisinde kendisine verilen rolü oynamanın ötesinde benim açımdan bir anlam ifade etmiyor. Sayın Bahçeli’nin ve Sayın Kılıçdaroğlu’nun yaptığı tam anlamıyla yaşanan süreçte AKP ile bir rol paylaşımının ötesinde anlamlandırmak mümkün değil. Zira geçmişte yaptıkları var. Yaptıklarıyla Türkiye bu güne gelmiştir.”
----- “Bugün eğer BDP diye bir parti söyledikleri ile TBMM’de varsa, bugün PKK’nın sözcülüğünü yapan kişiler belediye başkanlıkları koltuklarında oturuyorsa bunu tamamıyla Sayın Devlet Bahçeliye ve 57. hükümete borçludurlar. O dönem yapılan anayasa değişiklikleri yapılmamış olsaydı bölücülük Türkiye’de meşru hale gelmezdi. Bunları yapan bir iradenin bugün kendi yaptıklarını devam ettiren bir hükümete bu anlamda sert hakarethane sözlerle yükleniyor olması halkı aldatmak, Türk milletine bu yaşanan sürece razı etmenin ötesinde bir anlamı olmayan sözlerdir. Bu sözleri geçmişte hükümet olduğu dönemde de Sayın Bahçeli hep söylemiştir. Söylediklerinin istikametinde değil, tam tersi istikamette yoluna devam etmiştir.”
-----“Bahçeli’nin bizim o dönemdeki konuşmalarımızdan daha sert tepki gösteriyor olmasının inandırıcı olabilmesi için 57. hükümet döneminde ortak olduğu veballerle alakalı olarak Türk milletinden özür dilediğini duymak gerek. Sayın Bahçeli o gün ortak olduğu vebal için Türk milletinden özür dilemedikçe bugün söyledikleri havada kalmaya mahkumdur, inandırıcı olmaktan uzak kalacaktır. Gönlüm ister ki Türk milletinden özür dileyerek bu söylediklerinde samimi olduğunu ortaya koysun.”
YORUMLAR