Saadet Partisi Afyonkarahisar Merkez İlçe Başkanı Orhan Arslan haftalık basın toplantısında gündeme ilişkin  gazetecilere açıklamalarda bulundu.
Aslan açıklamasında şu görüşlere yer verdi;
BİR SONRAKİ EĞİTİM-ÖĞRETİM YILINA SORUNSUZ GİRMEYİ TEMENNNİ EDİYORUZ.
 Ayrıca bugün eğitim- öğretim yılının ikinci dönemi başladı.
 Ülkelerin gelişmesi ve ilerlemesinde eğitim elbette çok önemli. İyi bir eğitim ise iyi bir müfredat
ve iyi öğretmenle mümkündür.
 Ne yazık ki bu döneme de sözleşmeli öğretmenlik, ücretli öğretmenlik, atanmayan öğretmenler,
3600 ek gösterge gibi çözülmeyen problemlerle başladık.
 Bir sonraki eğitim-öğretim yılına bu problemleri çözmüş olarak girmek ümidiyle ikinci dönemin,
tüm eğitim camiasına, öğrencilere ve velilere hayırlı olmasını diliyorum.
 Geçen hafta hepimizin bildiği gibi ABD başkanı Trump “Yüzyılın Anlaşması” diye 50 sayfalık bir
plan açıklamıştı.
 Bir defa anlaşma olabilmesi için, karşılıklı tarafların olması ve tarafların maddeleri kabul etmesi
gerekir. Burada böyle bir şey yok. Bu sebeple bunun adı ”Yüzyılın Anlaşması” değil, olsa olsa
“Yüzyılın dayatması” olabilir.
 Bu dayatma fiilen Filistin'i ortadan kaldırılmış, ama kağıt üzerinde varmış gibi gösteren bir
anlayışla hazırlanmıştır.
 Filistin’e “bunu kabul edin, kabul etmezseniz zaten yok olacaksınız” diyorlar. Bir devlet toprağıyla
bellidir, sınırları ve başkenti vardır. Hayali ve toprağı olmayan bir ülke kuruyorlar.
 Ayrıca Kudüs, İsrail'in bölünmez bir başkenti olarak tarif ediliyor ve arkasından da deniyor ki
'Kudüs içinde bir bölge Filistin'in başkenti olacak'. Hem 'bölünmez' deniyor hem de bir bölgesi
Filistin’in başkenti olacağı söyleniyor. Saçmalığın daniskası.
 Biz bundan dolayı bütün dünyayı ayağa kaldırmak mecburiyetindeyiz. Bunun için Saadet Partisi
olarak 9 Şubat’ta, İstanbul Yenikapı’da bir Kudüs Mitingi düzenleyeceğiz. Mitinge tüm halkımızı
davet ediyoruz.
 Geçtiğimiz Cumartesi Afyonkarahisar’ımızda da, sivil toplum kuruluşları platformu tarafından
organize edilen, bir yürüyüş ve basın açıklaması gerçekleştirildi.
 Saadet Partisi Afyonkarahisar teşkilatı olarak bizde katılım sağladık. Katılım sağlayan herkese de
teşekkür ediyor, Allah razı olsun diyoruz.
 Ak parti milletvekilleri de bu yürüyüşe katılım sağlayanlar arasında idi. Kendilerine bu katılımdan
dolayı teşekkür ediyoruz.
 Ancak iktidar partisi milletvekili olmaları sebebiyle kendilerinden protesto yürüyüşleri değil,
icraat beklediğimizi belirtmek istiyoruz.
 Unutulmamalıdır ki ABD ve İsrail laftan, mitingden, protestodan değil, güçten anlar. Bu gücü
gösterecek olan iktidardır. İktidar miting değil, icraat yapar.
 ABD ve İsrail teknoloji ve ya ekonomik olarak bizden daha iyi olabilir. Ancak unutulmamalıdır ki
yegane güç ve kuvvet sahibi Cenabı Allah’tır.
 Bu olay bir kere daha göstermiştir ki, ABD ile kurmaya çalıştığımız iyi ilişkilerin, gayretlerimizin ve
bu uğurda verdiğimiz tavizlerin, ABD açısından hiçbir kıymeti yoktur.
 ABD, kendisini İsrail’in yardımcısı olarak görmekte ve Büyük İsrail Devleti’nin kurulması için
gereken tüm faaliyetleri yerine getirmektedir.
 Bu sebeplerden dolayıdır ki, bizim ABD ile olan ilişkilerimizi mutlaka gözden geçirmemiz
gereklidir.
'AB'YE GEREKLİ TEPKİ GÖSTERİLSİN'
Avrupa Parlamentosu'nda Yunan Adaları'ndaki göçmenlerin durumuna ilişkin oturumda, Türk
bayrağını yırtan Yunan milletvekili Loannis Lagos'a iktidarın tepkisi cılız kalmıştır.
 İcra makamında olanların, AB'de bize karşı yapılan hakaretlere sözle karşılık vermesi kimseyi
tatmin etmez. Bu Yunanlı milletvekilinin yaptığı gerçekten aşağılık bir harekettir.
 Hiç kimsenin böyle bir hareketine izin vermememiz lazım. AB'ye gerekli tepkilerin gösterilmesi
gerekir. İngiltere AB'den çıktı. İngiltere artık AB'nin bir ülkesi değil. Bunu biz neden yapmayalım?
 AB ile savaşa girelim demiyoruz, ama hem üyesi olmaya çalışacağız, hem hakaretlere maruz
kalacağız. Bu kabul edilebilir bir durum değil.
 BÜTÜN YOLLAR YOĞUN İKEN, AKILLI KAVŞAK KONTROL SİSTEMİ NASIL ÇALIŞACAK?
 Yurt dışındaki bu gelişmelerden sonra, yerel sorunlarımıza değinmek istiyorum. Bilindiği gibi
yereldeki en büyük sorun trafik.
 Geçtiğimiz hafta belediye başkanı, trafikle ilgili bazı açıklamalarda bulundu.
 Bazı kavşaklara, akıllı kavşak kontrol sistemi yapacaklarını söyledi. Nedir bu sistemin çalışma
prensibi?
 Araç yoğunluğuna göre, ışıkların yanma sürelerini düzenlemek. Bu sistemin faydalı olabilmesi için,
bir yönden gelen araç yoğunluğu fazla iken, diğer yönlerden gelenin daha az olması gerekir.
 Ancak bütün yollar yoğun ise bu sistem nasıl çalışacak? Örneğin şehrimizin en yoğun
kavşaklarından birisi eski yoğurt pazarı kavşağıdır.
 Şimdi burada neredeyse bütün yollar yoğun. Yeşil ışığın boşa yandığı bir zaman dilimi yok.
 Bırakın yeşilin boşa yandığı zaman dilimini, sürücüler kendilerine yeşil yanmasına karşılık, yolun
dolu olması sebebiyle yeşilde bile geçemiyor.
 Şimdi bu kavşakta, bu sistem nasıl faydalı olabilir? Maliye ve jandarma kavşakları aynı şekilde
yoğun.
 Dolayısıyle bu bir çözüm olmaz diye düşünüyorum.
 TRAFİĞİN RAHATLAMASI İÇİN KENTSEL DÖNÜŞÜM BEKLENMEMELİ.
 Ayrıca belediye başkanı bir başka açıklamasında, İmaret ve Mısri camii çevresindeki trafiğin
çözümü için ise, kentsel dönüşümü işaret etmiştir.
 Kentsel dönüşüm gelecekmiş, yollarda bir düzenleme yapılacakmış, trafik rahatlayacakmış.
 Halk arasında kullanılan güzel bir tabir vardır. Hani “ölmede yazın yonca yedireyim” diye.
Başkanın bu açıklamasını okuyunca o geldi aklıma. Allah yardımcımız olsun.
 YEŞİL DALGA UYGULAMASI GERÇEKÇİ DEĞİL.
 “Yaptık” dedikleri yeşil dalga uygulamasının ise bir geçerliliği yoktur. Şehir içinde yaya geçitleri
sebebi ile 60 km hızla ilerlemek mümkün değildir.
 Çevre yolunda belirlenen 80 km hız ise yetersiz kalmaktadır. Kanunla belirlenen hız sınırı bile, bu
rakamın üzerindedir.
 ALT GEÇİTLERDE NEDEN SU SIZINTILARI VAR?
 Trafik ve kavşaklar deyince alt geçitlere de bir kez daha değinmek istiyorum. Bilindiği gibi şehir
merkezine üç tane alt geçit yapılmıştır.
 Bu alt geçitler, trafik akışını ciddi manada hızlandırmıştır. Bu alt geçitleri her gün kullanan birisi
olarak emeği geçenlere teşekkür ediyorum.
 Her geçtiğimde duvarlarından sular akmasını, akan suların hava şartlarına göre donmasını da her
seferinde görüyorum.
 İnşaat işiyle uğraşması sebebiyle sayın belediye başkanına sormak istiyorum.
 Alt geçitlerin duvarlarından sızan suların, bu yapılara zararı var mıdır?
 Bu sular ya da yüksek nem oranı, yapıların ömrünü azaltmaz mı, sağlamlık derecesini etkilemez
mi?
 Bu suların sızması normal bir durum mudur?
 Eğer sıkıntılı bir durum ise ne gibi tedbirler almayı düşünüyorsunuz?
 TRAFİK SORUNUN ÇÖZÜMÜ İÇİN, SIKINTIYI ÇEKEN İNSANLARIN GÖRÜŞLERİ MUTLAKA
ALINMALIDIR.
 Sayın başkanın daha önceki bir açıklamasında ise, trafik sorunu için iki ay sonra şehir dışından bir
arkadaşının gelerek çözüm bulacağı yönünde bir açıklaması olmuştu.
 Trafik sorunu için elbette uzman insanlara ihtiyaç vardır. Ancak uzmanlar kadar, sıkıntıyı çeken
insanlarında görüşleri mutlaka alınmalıdır.
 Daha önce de söylediğimiz gibi akademisyenler ve uzmanlar ile minibüs, servis, taksi ve
nakliyecilerden temsilciler ile, yol üzerindeki esnaflar ile, konuya duyarlı vatandaşlar ile ve siyasi
parti temsilcileri ile bir çalıştay yapılması daha faydalı olur kanaatindeyiz.
 TRAFİK SORUNUNUN ÇÖZÜMÜ İÇİN DİLEKÇE VERECEĞİZ.
 Saadet partisi olarak, trafik sorunun çözümü için kısa, orta ve uzun vadeli uygulamalar gerektiğini
belirtmiştik.
 Kısa vadede yapılacak olanlar grubunda ise, bazı tek yönlerin, tersine çevrilmesinin bile trafiği
rahatlatacağını dile getirmiştik.
 Trafikteki sıkıntının yolların verimli kullanılamadığından kaynaklandığını belirtmiştik.
 Küçük dokunuşlarla trafiği rahatlatabileceğimizi söylemiştik.
 Bizim önerilerimiz galiba belediye tarafından duyulmadı. Bu yüzden, konuyla alakalı önerilerimizi,
önümüzdeki haftalarda bir rapor olarak ve ya dilekçe olarak belediyeye sunmayı düşünüyoruz.
 Her zaman söylediğimiz gibi bizim amacımız iyinin, doğrunun ve faydalının yapılması. Yanlışa,
kötüye ve zararlıya engel olunması.
 Bu düşüncelerle hepinize teşekkür ediyor, hayırlı günler diliyorum.