Saadet Partisi Afyonkarahisar Merkez İlçe Başkan Yardımcısı Erhan Akpınar Haftalık olarak yaptığı değerlendirme toplantısında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.
Akpınar açıklamalarında şu görüşlere yer verdi;
10 OCAK ÇALIŞAN GAZETECİLER GÜNÜNÜ KUTLUYORUZ.
 
Zor şartlar altında görev yapmasına rağmen, basın meslek ilkelerinden taviz vermeden özgürce çalışmalarını gerçekleştiren, toplumun her kesiminin sesi olan değerli basın mensuplarımızın 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü'nü kutlar, başarılı çalışmalarının devamını dileriz.
 
ENGELLİ OLMAK TERCİHE BAĞLI DEĞİLDİR.
 
Her yıl 07-14 Ocak tarihleri Beyaz Baston Görme Engelliler Haftası olarak anılmaktadır. Ülkemizde görme engelli sayısı 200 binin üzerindedir. Bu haftanın amacı, engellerin kaldırılması için toplumda farkındalık uyandırmak, engellilere karşı pozitif ayrımcılık oluşturmaktır. Unutulmamalıdır ki engelli olmak hiç kimsenin kendi tercihi ile seçeceği bir durum değildir. Bugün sağlık problemi olmayan kişinin yarın çeşitli nedenlerle engelli olmama garantisi yoktur. Bu nedenle halkımızı engelli kardeşlerimize karşı empati ile yaklaşarak, anlayışlı davranmaya davet ediyoruz. Görme özürlü vatandaşlarımızın yaşamlarında kalıcı çözümler üretmek, hayata tutunmalarını kolaylaştırmak, insana ve topluma vermiş olduğumuz değeri ortaya koymak adına bu konudaki bilinç ve hassasiyetin daha da artmasına vesile olması temennisiyle Görme Engelliler Haftası’nı kutluyoruz.
 
HER ZALİM GİBİ AMERİKA’DA KAHROLACAKTIR.
 
ABD adeta harp ilan eder gibi hem uluslararası hukuku hem de kendi anayasalarını çiğneyerek Trump’ın emri ile İran Devrim Muhafızları Ordusu’na bağlı Kudüs Gücü Komutanı Kasım Süleymani düzenlenen füze saldırısı ile katledilerek şehit etmiştir. Bugün dünyanın başındaki en büyük bela ABD’dir. Askeri ve ekonomik gücünün de büyük olması nedeniyle bu bela daha da yıkıcı oluyor. Ancak her zalim gibi Amerika da kahrolacaktır.
 
IRAK’IN BUGÜNKÜ HALİNDE HÜKÜMETİN DE PAYI VAR
 
ABD elçiliği işgali ve Süleymani suikastı ile iyiden iyiye tansiyonun yükseldiği Irak’ın içine düştüğü bu istikrarsızlıkta mevcut hükümetin de payı vardır. İktidar başa geldiği ilk an Amerika Birleşik Devletleri’nin Irak’a yönelik işgal girişimine destek verdi. Bu destek ile Irak’a girildi, iki milyon insan katledildi. Ülke yerle bir oldu ve istikrar bir daha oluşmadı. Irak’ın içinde bulunduğu bu durum İslam aleminin özeti gibi. Maalesef ki tüm İslam alemi Moğol istilasından bu yana görülmemiş bir istikrarsızlık ve kargaşa yaşıyor.
 
HÜKÜMET ÇİN’E KARŞI BİR TAVIR ALMALIDIR
 
İslam aleminin kanayan bir diğer yarası olan Doğu Türkistan’dır. Çin’in bölgede kurduğu zulüm kamplarını ‘eğitim’ adı altında meşrulaştırmaya çalışan kesimler var. Bunu anlamak mümkün değil. Doğu Türkistan ile ilgili hükümete ve vatandaşa da çağrıda bulunuyoruz. Hükümetimiz Çin’den gelecek birkaç milyar dolara tamah etmeyip yaşanan zulme karşı tavır almalı ve Çin’i bundan geri adım atmaya zorlamalıdır. Biz bireysel olarak ise Çin mallarını almamalıyız.
 
İKTİDAR ROTALARINI KAYBETMİŞ BİR GEMİYE BENZİYOR
 
Gündemin bir diğer önemli gündem maddesi olan Libya konusunda hükümetin, ‘sonunu düşünen kahraman olamaz’ sözleri ile bir politika çizmeye çalışması bir çizgilerinin olmayışının göstergesidir. AK Parti hemen her konuda rotasını kaybetmiş bir gemiye benziyor. Kabadayılıkla meseleleri halledeceğini zannediyor. Bu nedenle de işin sonunu düşünmüyorlar. Çünkü bunlar devletin başındakilerin geleceği düşünüp adım atarsa ‘kahraman’ olamayacaklarını düşünüyorlar. Devlet adamlığı aklı selim ile olur, düşünerek olur. TBMM’den Libya Tezkeresi geçti. Bölgede gelecek düşünülmeden atılan her adım telafisi güç sorunları ortaya çıkartıyor. Bugün bu tezkere de düşünülmeden atılacak yanlış adımlar, vahim sonuçlar doğurabilir.
 
ADALET SARAYLARDA, UMUT PİYANGODA ARANIR HALE GELDİ
 
Geride bırakılan 2019 yılına bakıldığı zaman iç açıcı bir tablo ile karşılaşılmadığını görmekteyiz. Bir ülkenin gücü dört temel üzerine kurulur. Bunlar adalet, ekonomik güç, eğitim ve dış politikadaki istikrar ve tutarlılıktır. Ancak her geçen yıl bu dört temel iyiden iyiye zayıflıyor hatta kayboluyor. Adalete güven kalmadı. Ekonomi darboğazdan çıkamıyor. Eğitim, gençliğin cevherini işlemekten uzak. Dış politikada rotasız bir haldeyiz. Böyle olunca adalet saraylarda, umut ise piyangoda aranır hale geldi.
 
GENÇLİK ÜLKEYE OLAN UMUDUNU KAYBEDİYOR
 
Yapılan araştırmalara göre genç nüfusun ülkeye olan umudunun azaldığına dikkat çekmek istiyoruz. Genç nüfusta göç lise düzeyine kadar indi. Çünkü bir devlet vatandaşının refahını tesis edemez ise onlar da umutlarını ya piyango biletlerine ya da yurtdışına bağlar. Bu konuda ülkemiz tehlike sinyali verirken, iktidar bu durumu ne görüyor ne de görse bile çözüm üretemiyor. Bu tehlikeye tek çözümü biz getireceğiz inşallah.
 
ERBAKAN MİLLETİ BOŞ HAYALLER İLE OYALAMADI
 
Geçtiğimiz hafta tanıtımı yapılan yerli otomobil ile ilgili ‘Erbakan’ın hayali gerçekleşti’ yönündeki yorumlar yapıldığını üzülerek görüyoruz. Erbakan hocamız hiç bir zaman böyle davranmadı. Milleti boş hayaller ile oyalamak yerine risk alarak ciddi adımlar attı. Bu nedenle tekrar söylüyoruz ki Milli Görüş politikalarına dönülmediği sürece ülkede yaşanan problemlere çözüm üretilmez.