Usta kalem Orhan Durak Bir köşe yazısı kaleme alarak Afjet Afyonspor’un nereye gittiğini sorguladı.Durak ,Ligde kalmanın mucizelere bağlı olduğunu ifade ederek Takımın hocası Yusuf Şimşek’in de takımı ben krmadım diye kendisini savunduğunu iddia etti.
İşte Usta Kalem ve de Eski Afyonspor Yöneticisi Orhan Durak’ın Köşe yazısı;
 
Türkiye birinci liginde mücadele eden ekibimiz Afjet Afyonspor Pazar günü sahamızda ligin güçlü ekiplerinden Adana Demirspor’a net bir skorla 2-0 yenilerek durumunu zora soktu. Takımımız 25 puanla düşme hattındaki 3 takımdan birisi konumunda.
 
Türkiye birinci liginde mücadele eden ekibimiz Afjet Afyonspor Pazar günü sahamızda ligin güçlü ekiplerinden Adana Demirspor’a net bir skorla 2-0 yenilerek durumunu zora soktu. Takımımız 25 puanla düşme hattındaki 3 takımdan birisi konumunda.
 
Sevgili okurlarımız bu konuda son haftalarda tek satır yazmadım. Nedeni ise takımımızın bir atak yaparak düşme potasının dışına çıkacağına olan inancımdı. Ancak düşündüğüm gibi olmadı ve içinde bulunduğumuz durum bana yıllar önce Yeni Afyon Sporda yaşadığım bir olayı hatırlattı. Terfi liginde şampiyon olarak doğrudan 2 lige çıktık. Zira o dönemde 3 lig daha oluşturulmamıştı.2 lige çıktık ama paramız olmadığı için kaliteli bir kadro oluşturamadık. Mevcut kadro ile ligde tutunmaya çalışıyorduk ki genel kurula gidildi ve takımın başına Başkan olarak Kemal Horzum geldi.
 
Horzum’un öncelikli hedefi takımı düşürmemek ve sonraki sezon şampiyonluğa oynatmaktı. Onun başkan olduğu hafta sahamızda ligin güçlü ekiplerinden İzmir Altınordu ile oynayacaktık. Maçın primi 75 bin liraydı. İlk yarı sonucu 1-0 aleyhimize idi. Devre arasında ise maçı şeref tribününden izlemekte olan Kemal bey aşağıya inmiş ve beni çağırtmıştı, bana “ Orhancığım futbolculara söyle maçın primini 75 bin liradan 150 bin liraya çıkarttım “ dedi. Ben ise kendisine “ söyleyeyim ancak primi 150 bin değil 150 milyonda yapsak değişen bir şey olmaz, zira takımın kapasitesi bu “ demiştim.
Nitekim müsabakayı sahamızda 2-1 kaybettik.
Değerli okurlarımız bütün bunları neden yazdım.? Takımımızın kapasitesi bu.! Bu takımla ne yaparsanız yapın başarıyı yakalayamazsınız. Felaket tellallığı yapmıyorum, gerçek bu ve bunu kabullenmek zorundayız. Nitekim sosyal medya bu konu ile adeta sallanıyor. Paylaşılan yorumların tamamına yakını beni doğrular nitelikte. Benzer şeyler paylaşılır durumda.
Neticede ne yazılmışsa doğru yazılmış.
 
Hayatım boyunca “ ben söylemiştim “ cümlesinden nefret ettim. Çünkü yaşanmış bir olayın sonrasında bu cümleyi kullanmak hiçbir şeyi düzeltmiyor geri getirmiyor. Âmâ gerçek olan bir şey varsa o da benim daha sezon başında bugünleri görerek yönetimi uyarmış olmamdı. Fakat etkili olamadım, dönemin başkanı Sn.Sel ben ve benim gibi yazarların uyarılarını kaale almadı. Ucu açık geniş yetkilerle donattığı “sözde “ sportif direktör İbrahim Çelik ne dediyse onu yaptı. Çelik’in istemi üzerine onlarca futbolcu alındı ve beğenilmeyip geri gönderildi. Üstelik ( söz gelişi ) bir liralık futbolcular bin liraya alındı. İşin acı tarafı alınan bu futbolcuların çoğu daha Afyon Spor’un formasını giymeden gönderildiler ve yerlerine yenileri alındı. Nasıl olsa para çoktu ve Çelik istediği gibi alıp veriyordu. Karışan görüşen de yoktu. Çelik’in sayesinde adeta Denizli Spor’un arka bahçesi ve çöplüğü olduk. Orada oynayamayan sıradan futbolcuları Çelik takımımıza getirdi. Teknik adam seçiminde de yine Denizli Spor patentleri vardı. Bir Allah’ın kulu “ kardeşim sen ne yapıyorsun ? “ diye Çelik’e sormadı veya soramadı. O da istediği gibi at oynattı ve onun oluşturduğu takım ve teknik adamların durumu ortada..
 
Bundan bir ay kadar önce takımın ekonomik durumunu kalem kalem köşemde yazdım ve takıma acil olarak 9 milyon ( eski para ile 9 Trilyon ) gerekli demiştim. Yine sözlerimin ardındayım takıma acil para gerekli. Yayıncı kuruluş, TFF ve Afjet’ten alınacak tek kuruş yok. Ödenecek rakamı ise yazdım. Durum hiç iç açıcı değil sevgili okurlarımız.
Burada gözden kaçan bir durum daha var.. Nedir o.? Genel kurul ve yönetim değişikliği.. Genel kurul ile Salih Sel yönetimi Afyon’umuzun eski futbolcularından sevgili Ali Şahin’e devretti. Ben bu devri” Salih Sel pimi çekilmiş el bombasını Ali Şahin’e verdi” diye yorumluyorum. Daha açık bir deyimle Ali Şahin gırtlağa kadar borçlu bir Afyon Spor devir aldı. Sayın Sel bu durumu “ Ali Şahin kulübün durumunu bilerek devir aldı “ diyerek açıkladı. Sevgili Şahin’in bu söyleme bir cevabı olmadı. Demek ki Sn.Sel doğruları söylemişe doğru söze ne denir.?
 
Bir sözümde Teknik Direktör Yusuf Şimşek’e ; Afyon Spor’da görev almak için nasıl çabaladığını biliyorum. Hatta o dönemde daha kendisi Afyon Spor’a gelmeden bir yorum yazarak “ bize faydalı olmaz “ deyip nedenlerini sıralamıştım. Takımın başına kurtarıcı olarak getirilen Yusuf Şimşek şimdi “ bu takımı ben kurmadım “ diyormuş. Kardeşim o zaman neden geldin..? Bizim sportif direktörümüz ve senin yakından tanıdığın İbrahim Çelik Denizli patentli bir başka hoca bulurdu. Sana ne gerek vardı.?
 
Özetlersek ; gidiş çok kötü,ligde kalmak mucizelere bağlı. Bugünlere gelişin tek müsebbibi var o da İbrahim Çelik.! Anlamakta zorlanıyorum Sn.Sel bu vatandaş ile 2020 31 Mayıs’ına kadar Antrenör sözleşmesi yapmış..! Yani bu kardeşimiz mukavele sonuna kadar takımın hocası, antrenörü.. Velhasıl herşeyi.
 
Son sözüm ise gerçekten karakter olarak çok sevdiğim Ali Şahin’e..” Ali kardeşim karamsar bir tablo çizmek istemiyorum, ancak en büyük dileğim “ Allah esirgesin Afyon’da küme düşüren başkan “ olarak anılmanı istemeyişimdir.