SANKİ TORNADAN ÇIKMIŞLAR
Birkaç gün önce işyerimin hemen karşısındaki manava girdim ve ufak tefek birşeyler aldım. Bu arada aldıklarımın arasında domates de vardı. Manav komşum 3-4 çeşit domates gösterdi ve “Abi hepsi de güzel hangisinden istersen vereyim” dedi. İçlerinden birisi özellikle dikkatimi çekti, mübarekler sanki tornadan çıkmışlardı.. Küçük bir ceviz boyutunda, dallarından koparılmamış pırıl pırıl parlıyorlardı.. Merakıma mucip olunca satılan domateslerin hepsinden karıştırtıp bir miktar aldım. Amacım tatlarına bakmaktı. Öyle de yaptım. Hepsinin de içleri bembeyaz, dışındaki o parlak kırmızı renkle uyumsuzdular.
DIŞI KIRMIZI, İÇİ BEYAZ
Ben ve benim kuşağım çok iyi biliriz, bizim gençlik dönemimizde de aldığımız domatesi kapışırdık. Muhteşem bir tadı, yamrı yumru şekli ve çatlakları, çamurları olurdu. O ekşimtırak lezzetli domatesler yok artık. Dedim ya tornadan çıkmış mübarekler. Görsel olarak baktığınızda mükemmeller, lezzet olarak derseniz domates tadı diye bir şey yok. Dışı kırmızı, içi beyaz nasıl da kitabına uydurup domates diye satıyorlar. İnanın bizler bu denli aptal yerine koyulmayı hak etmedik. Çok sevdiğim bir Doktor’umuzun söylediği gibi domatesinde ırzına geçtiler. Siz okurlarımız bu konuda ne düşünüyorsunuz bilmiyorum. Ama ben dışı kırmızı içi beyaz bir domatesi bırakın görmeyi hayal bile etmek istemiyorum.
AFYON’A ZARAR VERİYORSUNUZ. !
Afyon’u dışarıda tanıtan en önemli gıda kaymaklı lokum, sucuk ve kaymaktır. Israrla saydığım bu gıdaların mucidi olmak ile öğünürüz. Öğünürüz öğünmesine de bu maddelere nasıl kötülük yapıyoruz onu hiç düşünmeyiz. Neden adam gibi imal edip tüketime sunmayız. ?Hala o merdiven altı imalatında ısrarcıyız. Bazı arkadaşlarımdan kısa bir süre önce bizzat dinledim, bu memlekette hala merdiven altı imalatlar yapılıyor, bazı çevreler ise at ve eşek etinin hala gündemde olduğunu iddia ediyorlar.. Bunları yapanlar aslında Afyon’umuza nasıl zarar verdiklerini de biliyorlar. Fakat ‘köpek… yemekten vazgeçemez’ misali tatlı kazancı da terk edemiyorlar. Ancak bu davranışları Afyon’umuzun karşısına yeni, yeni rakiplerin de çıkmasına neden oluyor. Bu işi yapanlar son derece duyarsız. Bu ise gelecekte Afyon’un işinin zor olacağının habercisidir diyebilirim. Yapmayın, etmeyin Afyon’a zarar vermeyin. Üç kuruş eksik kazanın ama sürekli kazanın. Yoksa bu günleri çok ararız.
ALKIŞI HAK ETTİLER. .
Geçtiğimiz haftanın gündemden inmeyen konusu Salarspor’du. Kendi sahasında oynaması gereken Emirdağspor maçı İl Spor Güvenlik Kurulunca Afyon Arenaya alınan Salar’lılar bu karara ciddi anlamda tepki gösterdiler. Ancak değişen bir şey olmadı Salar ve Emirdağ maçı Afyon arenada oynadılar. Her iki ekip de mükemmel futbol oynadılar. Müsabakayı seyrederken resmen mest oldum. Gerek Salar gerekse Emirdağ çok iyi kadro kurmuşlar. Buradan Şuhut Belediye Spor’a sesleniyorum: Play off oynayacağınız rakibiniz Salarspor boş bir takım değil ve işiniz çok zor.. Bilesiniz ki rakibiniz çantada keklik değil. Çok tehlikeli bir ekip Salarspor.!
DİK DURDUNUZ KAZANDINIZ. !
Bu sözüm Afyonspor yönetiminedir. Tam sezon ortasında takım istim üzerinde giderken yaşanan bazı olumsuzluklar karşısında yönetim dik durdu ve taviz vermedi. Hatta birilerine unutamayacakları bir ders de verdi yönetim. Tabi anlayana.. Yönetim yaşanan olumsuzluklar nedeni ile tavizkar davransaydı bugünkü ortamı kesinlikle bulamayacak çalışanlarının kuklası haline geleceklerdi. Olası böyle bir duruma yönetim prim vermedi. Resmen Afyonspor’un başarısız olmasını, kendileri olmaz ise Afyonspor’un bir hiç olacağını düşünenler ağızlarının payını aldılar.
Bu iş bitmiştir.. Ben takımın Cuma günü şampiyonluk turu atacağına inanıyorum. Bu vesile ile de Sn. Başkan Salih Sel’in şahsında tüm yönetim kurulu üyelerinin, teknik heyetin, futbolcuların ve Afyonspor’a gönül veren taraftarların şampiyonluğunu kutluyorum.
YORUMLAR