phishing
Orhan DURAK

Orhan DURAK

DURAKTAKİ ADAM

ESKİ DEVLET HASTANESİ ve ANITLAR YÜKSEK KURULU. .

                ESKİ DEVLET HASTANESİ ve ANITLAR YÜKSEK KURULU. .

 

İçinde fiilen 30 yıla yakın görev yaptığım eski Devlet Hastanesi’ndeki fiziksel değişikliklerle ilgili köşemde en az 3-4 defa yazı yazarak bu değişikliklerin nasıl yapıldığını sordum. Tabii her zaman olduğu gibi bu konuda da cevap alamadım. Tescilli bir Kültür varlığı üzerinde belirttiğim değişiklikler nasıl yapıldı anlamış değilim.

            Eski Devlet Hastanesi 1930. lu yıllarda yapılmış harika bir hastanedir. Macar, Çek ve Türk ortak yapımıdır. O yılların imkansızlıkları içinde bu bina inşa edilmiştir. Duvarlarda çelik hasırlar vardır. Sağlamlığı ile ilgili çarpıcı bir örnek vereceğim; Sultandağ depreminde ( allah bir daha göstermesin ) ilçe yerle bir oldu, sarsıntının şiddetinden tüm Afyon sokaklara döküldü. Ancak Devlet Hastanesinde bulunanlar bu sarsıntıyı hissetmediler bile. !İşte şimdi bu muhteşem bina üzerinde akıl almaz tadilatlar yapılıyor. . Binanın cephesindeki iki ve ortasındaki bir ahşap kapı sökülerek yerine plastik kapılar yapıldı yine kapıların ön yüzüne mağaza gibi kepenkler yapıldı. Tescilli olan bu binanın görünümünü birilerinin anlatması gerek. .

KAPILARDAKİ  DEĞİŞİKLİK NEYE GÖRE YAPILDI?

               Anıtlar yüksek kurulu Türkiye’de birçok Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Müdürlükleri oluşturmuştur. Bu müdürlüklerden birisi Eskişehir’de olup Afyon bu müdürlüğe bağlıdır. Kurulun Afyon’daki temsilcisi Afyon Müze Müdürlüğüdür. Ben şimdi ilgili Müdürlüğe soruyorum;   Eski Devlet Hastanesi kapılarındaki değişiklikler neye göre değişmiştir. ?Hastane taşınmaz Kültür Varlıklarından olup ne kapıları değiştirilebilinir, ne de binanın cephesinde olan yerlere izinsiz yeni inşaatlar yapılabilir. Bu konuda da ilgililerden bir açıklama bekliyoruz. . Kapılar niçin söküldü. ? Sökülen tarihi kapılar ne oldu. ?Kapıların yan tarafına yapılan ucubeler nedir ve kimlerin izinleri ile yapılmıştır. ? Açıklama bekliyoruz. !

OLMADI  POLİS  KARDEŞİM. !

                14 Mayıs 2017 tarihinde Kurtuluş gazetesindeki köşemde “İhsaniye bunları hak etmiyor” başlıklı bir yazı yazarak ilçedeki bazı olumsuzlukları aktarmıştım. Bu yazım üzerine ilçede ciddi anlamda emniyet düzeyinde hareketlenmeler oldu. Ayrıca Afyon’da Sn. C. Savcılığı beni Adliye ye davet ederek konu ile ilgili sorguladı.

Değerli okurlarımız .. Gazetedeki konunun muhataplarının sadece isimlerinin baş harflerini yazarak olayları aktarmıştım. Üstelik hiç kimseyi suçlamadan iddia edilen bazı hoş olmayan konuları açıklamıştım. Bu anlamda Sn. Savcılık makamı beni çağırarak yazdığım yazıdaki konuyu en ince teferruatına kadar inceledi.

BUNUN BEDELİNİ ÇOK AĞIR ÖDEYECEKMİŞİM

Sevgili okurlarımız yazının yayınlanmasından sonra İhsaniye Emniyet teşkilatı olayın kahramanlarını isimlerinin baş harfleri ile belirtilmesine rağmen şifreyi çok çabuk çözdü ve zanlıları Emniyete çağırarak ifadelerini aldı. Buraya kadar her şey mükemmel seyretti. Mağdurlar başlarına gelenleri polisimize detayları ile anlattılar. Ben ise Afyon’da ifade vererek bildiklerimi C. Savcılığında anlatmıştım. Buraya kadar her şey normal seyretti. Ancak olay bu şekilde bitmedi. Daha önce mağdurun birisi Emniyete başvurduğunda “Afyon’a mali şubeye başvur” diyenler bu konuda bana teşekkür etmeleri gerekirken olayın suçlusu beni göstermişlerdir. Ben nasıl gazeteye yazarmışım.? Bunun bedelini çok ağır ödeyecekmişim.  Değerli Emniyet görevlisi kardeşlerim; inanın ben ne yaptığımı çok iyi biliyorum.  Yasalara aykırı bir şey yapmadım.. Tam tersine size intikal ettiğinde görmezden geldiğiniz ve mağdura Afyon’daki mali şubeyi tarif ettiğiniz olayın ben deşifre olmasını sağladım. Bir yerde siz Emniyet mensuplarına yardımcı oldum. Beni neden suçladığınızı anlamış değilim. Ben yarım asırdır Emniyet mensupları ile yakın ilişkileri olan biriyim. İlk defa yazdığım bir konu nedeniyle suçlanıyorum.

 

KONUYU SONUNA KADAR TAKİP EDECEĞİM

İfadesini aldığınız mağdurlara yazdığım yazı ile ilgili olarak beni inciten bazı ifadeler kullanmışınız üzüldüm. Yazdığım her şeyi mağdurları dinleyerek köşeme taşıdım. Olayla ilgili olarak teşekkür beklerdim. . Ama olmadı, canınız sağ olsun. . Allah burnunuzu kanatmasın. Ben 23 yaşındaki komiser yardımcısı yeğenini doğuda terör bölgesinde kaybetmiş bir abinizim. Hangi zorluklarla görev yaptığınızı da biliyorum. Hakkımda ne düşünürseniz düşünün, ne yapmayı düşünüyorsanız yapın. . Ancak her şeye rağmen ben sizleri seviyorum. Bu konuyu da sonuna kadar takip edeceğim çünkü yeni mağdurlar tespit ettim. Kanımızı emen bu fırsat düşkünlerinin toplumdan soyutlanmasından ve yasaların ön gördüğü cezaları almalarından yanayım. Konunun muhatabı olan şahsın aynı suçlamalarla daha öncede yargıya gönderildiğini ancak her seferinde takipsizlik ile kurtulduğunu da biliyorum. İnşallah bu sefer gereken olur. . 

YORUMLAR

  • 0 Yorum