Türk Ocakları Afyonkarahisar Şubesi Başkanı Prof. Dr. Yavuz Osman Birdane 3 Mayıs Türkçülük günü nedeni ile basın bildirisi yayınladı.
Türk Ocakları Afyonkarahisar Şubesi Başkanı Prof. Dr. Yavuz Osman Birdane 3 Mayıs Türkçülük günü nedeni ile yayınladığı basın bildirisinde şu görüşlere yer verildi;
 
Türk milliyetçiliği tarihinin mihenk taşlarından olan ve aziz milletimizin yiğit ve cefakâr evlatları İmanlı Türk milliyetçileri için manası çok yüksek olan 3 Mayıs 1944’ün 75. yıldönümünü yaşıyoruz.
 
II. Dünya Savaşı’nın sonlarına doğru Sovyetler üstünlük sağlamış ve Avrupa içlerine doğru ilerlemeye başlayarak hemen bütün Doğu Avrupa’yı ve Balkanları işgal etmişti. Türkiye’deki komünistlerin özellikle eğitim alanındaki faaliyetleri milletimizin geleceği için büyük tehlike arz ediyordu. Hüseyin Nihal Atsız, devrin Başbakanı’na peş peşe iki açık mektup yazarak komünistlerin özellikle devlet kadrolarında faaliyet gösterenleri söyledi. Bu isimlerden Sabahattin Ali’nin şikayeti ile Nihal Atsız’a hakaret davası açıldı.
 
Davanın görüleceği 3 Mayıs 1944 günü marşlar söyleyerek akın akın Ankara Adliyesi önüne gelen yüzlerce, binlerce imanlı gençler, Komünist ve materyalist akımlara karşı, Türk vatanında Türklüğü yargılamak isteyenlere karşı, bağımsız bir Türk Dünyası için haykırdılar. Bu şartlar altında görülen davada Atsız Bey’e verilen mahkûmiyet kararı da ertelendi.
 
Daha sonra, 29 Mart 1945 tarihinde verilen kararla Prof. Dr. Zeki Velidi Togan, Hüseyin Nihal Atsız, Reha Oğuz Türkan, Nejdet Sançar, Dr. Fethi Tevetoğlu ve Alparslan Türkeş gibi Türk milliyetçilerine 10 yıla kadar uzanan değişik cezalar verildi. İşkencelere maruz kaldılar ve tabutluklarda yatırıldılar.Türk milliyetçileri yılmadan mücadelelerine devam ettiler. Bu mücadele amacına ulaştı ve Türkiye komünizmin pençesine düşmedi.
 
Türklük kavramı ve Türk birliği arzusundan kimsenin rahatsız olmaması gerekir. Türkçülük konusunda utanılacak, sıkılacak, saklanacak hiçbir şeyimiz yoktur. Biz insanlık aleminin milletlerden oluştuğunu, bu milletler arasında, İnançlı Türk milletinin tarihte şanlı ve şerefli bir yere sahip olduğunu biliyoruz
 
Türklük şuurunu sorgulamaya açanların Türk olmaktan gurur duyanları ırkçılıkla suçlayanlar tarihe bir bakmalıdırlar. Bu büyük millet zamanında Leh Macar İsveç Yahudi gibi dünyadaki daha nice başka ırk ve dinden olup kendisine sığınan mültecilere kapısını açmış yardım etmiş koruyup gözlemiştir. Milletimiz 751 de Talas savaşı ile İslamı tanımış Tuğrul Bey’den Gazneli Mahmud’a, Selahattin Eyyubi’den Fatih Sultan Mehmet’e, Yavuz Sultan Selim’den Kanuni Sultan Süleyman’a kadar İslam’ın sancaktarlığını yapmıştır. Allah’ın emirleri doğrultusunda dünyaya nizam vermiştir.
 
Türk Milliyetçileri, fikir ve dava adamı olup; Türk Milletine mensubiyetin gurur ve şuuruna sahip, manevi ve kültürel değerleri özümsemiş, ahlaklı, ilkeli, tutarlı, sevgi ve hoşgörüye sahiptir. Türk Milliyetçileri şartlar ne olursa olsun; ülkemizin birliği, dirliği ve refahı için daima dün olduğu gibi bugün de çalışacaktır.
 
Türk Ocaklılar olarak, Kimsenin karşısında eğilip bükülmeden ve çıkar ilişkisine girmeden sadece milletin yanında duracak ve milletinin davasına sahip çıkacağız.
 
Türk Milleti, ecdadını bildiği ve maneviyatlarına sahip çıktığı sürece sadece Türk-İslam âleminin liderliğini değil, tüm kâinatın liderliğini yapabilecek gücü, kudreti ve fikriyatı kendisinde bulacaktır.
 
Bu vesile ile içlerindeki milli şuur ve iman ateşi bir an olsun sönmeyen bütün herkesin 3 Mayıs Türkçülük Gününü kutluyorum.