Aydınlık, sağlıklı bir gelecek için sağlıklı bir toplum olmak ve sağlıklı nesiller yetiştirmek
gerekmektedir. Sağlıklı toplumlar için de öncelikle bireyler sağlıklı olmak zorundadır. Kişisel
olarak alınacak çok basit bir tedbirle tedavisi olmayan veya çok güç olan birçok hastalığın
önüne geçilebilmektedir. Günümüzde bütün dünyayı saran Koronavirüs salgını, kişisel
tedbirlerin hastalıklardan korunmak için, hem kendimiz hem de çevremiz açısından ne kadar
önemli olduğunu bizlere bir kez daha göstermiştir. Kişisel temizlik kurallarına uygun
davranmak, hasta hissettiğimizde başkaları ile yakın temastan kaçınmak vb. basit önlemler ile
bulaşıcı hastalıklara karşı kendimizi ve yakın çevremizi koruyabilmekteyiz. Bunun yanında
bulaşıcı bir hastalık gibi çoğalan, çağımızın hastalıklarından (diyabet, obezite, kanser vb.)
korunmak için; sağlıklı beslenme ve hareketli bir yaşam tarzını benimsemeli, çocuklarımıza
da aynı yaşam tarzını aşılamalıyız ki ileride sağlıklı bireyler olarak sağlıklı nesiller
yetiştirsinler.
Kovid-19 sebebi ile halkımızın çoğu izolasyon kurallarına uyarak çok gerekmedikçe
evlerinden çıkmıyorlar ki bizler de bunu öneriyoruz. Bu süreçte, hayatımızın normal akışının
değişmesinin yarattığı kaygı; hareket kısıtlılığı; uyku düzensizliği; sürekli evde durmaktan
dolayı düzensiz beslenme alışkanlıklarının edinildiğini gözlemlemekteyiz. Bütün bunlar
sağlığımızın bozulmasına sebep olacak etkenlerdir. Bulaşıcı hastalıktan korunurken diğer
taraftan kronik hastalıklara davetiye çıkarmamak için; evde kalma sürecinde herkesin normal
hayatını sürdürüyormuşçasına vaktinde uyuyup her zamanki vaktinde uyanarak güne
başlamasını; beslenme alışkanlıklarını olumlu yönde değiştirmesini (yağ ve karbonhidrat
yönünden düşük gıdalar tercih ederek), evde de yapılabilecek fiziksel egzersizleri ailece
yaparak çocukları da sağlıklı yaşama teşvik etmesini halkımıza tavsiye olarak sunuyoruz.
Bu süreçte, bağışıklık sistemini baskılayıcı bir faktör olan stresin hayatımıza girmesine izin
vermememiz de sağlığımız için önemlidir. Bunun için kişilerin kendilerini strese sürükleyecek
sohbet, TV programı vb. unsurlardan mümkün olduğunca uzak durması; bunun yerine müzik
dinlemek, kitap okumak ya da yazma denemeleri yapmak, ruhumuzu dinlendirecek
etkinliklerde bulunması faydalı olacaktır.
Tabiatımız itibariyle sahip olduğumuz varlıkların gerçek değerini ancak kaybettikten sonra
anlıyoruz. Para ile satın alınamayacak kadar değerli bir hazine olan sağlığın kaybedildikten
sonra geri kazanılması hem maddi hem manevi kayıplara neden olabilmekte, bazen de bütün
bu kayıplara rağmen geri kazanmak maalesef mümkün olmamaktadır. İlk çağlardan beri bu
büyük hazinenin farkında olan insanoğlu sağlığını korumak ve sürdürmek için çeşitli yollara
başvurmuştur. Bütün dünyada önem arz eden sağlık sorunlarını çözmek amacıyla Birleşmiş
Milletler Örgütü ( UNO) tarafından kurulan Dünya Sağlık Örgütü (WHO) 7 Nisan 1948’ de
çalışmalarına başlamıştır. Daha sonra 7 Nisan Dünya Sağlık Günü olarak belirlenmiştir. Amaç
bireylerin ve toplumların sağlık ve sağlığın korunması yönünde dikkatlerini çekmek ve
sağlıklı nesillerin yetişmesini sağlamaktır.
Dünya Sağlık Günü vesilesi ile bütün kurum ve kuruluşlarımız ile her zaman halkımızın
hizmetinde olduğumuzu; 184 Kovid-19 ulusal danışma hattı yanında, Müdürlüğümüz
uhdesinde kurduğumuz Psikososyal Destek Ekibimize 0272 214 49 39 ve 0272 215 12 29
(dahili 1323) numaralı telefonlardan ulaşarak, bilgi ve destek alabileceğinizi bir kez daha
hatırlatmak istiyorum.
İçinde bulunduğumuz bu kötü günleri el birliği, gönül birliği ile bir birimize destek olarak, en
kısa sürede geride bırakacağımız ve sağlıkla geleceğe bakacağımız inancı ile Dünya Sağlık
Gününü kutluyor, yukarıda değinmiş olduğumuz tavsiyelere uyulması temennisi ile, herkese
her yaşta sağlıklı bir ömür diliyorum.