phishing

Günümüzde ülkelerin gelişmişlik düzeyi kadın haklarına verilen değerle ölçülmektedir.

Günümüzde ülkelerin gelişmişlik düzeyi kadın haklarına verilen değerle ölçülmektedir.

 Günümüzde ülkelerin gelişmişlik düzeyi kadın haklarına verilen değerle ölçülmektedir.
07 Mart 2020 - 17:47

 
Afyonkarahisar Tabip Odası Başkanı Dr.Alev Türe 8 Mart Dünya Kadınlar günü nedeniyle yazılı bir açıklama yaptı.
Türe açıklamasında şu görüşlere yer verdi;
 
 
Aile ve iş hayatında önemli bir yer tutan kadınların, 8 Mart Dünya Kadınlar günü, ülkemizde
olduğu gibi birçok ülkede de kutlanmaktadır. Dünya Kadınlar Günü'nün kökleri, işçi hakları
hareketlerine dayanmakta ve 8 Mart tarihi Birleşmiş Milletler tarafından da Dünya Kadınlar
Günü olarak kabul edilmektedir.
Kadınların erkeklerle eşit haklara sahip olma yolundaki mücadelelerinin temeli 1857 yılında
New York kentinde tekstil sektöründe çalışan yüzlerce kadının düşük ücretle uzun çalışma
saatleri ve insanlık dışı çalışma koşullarını protesto etmek amacıyla yaptıkları greve
dayanmaktadır. Bu olaydan yıllar sonra 1975 tarihinde kadınların sosyal hayatın içerisinde
seslerini duyurmaları için Birleşmiş Milletler tarafından 8 Mart tarihi, Dünya Kadınlar Günü
olarak ilan edilmiştir.
Günümüzde ülkelerin gelişmişlik düzeyi, yalnızca ekonomik göstergelerle değil, insan
haklarına ve özellikle de kadın haklarına verilen değerle ölçülmektedir. Kadınların
toplumdaki yeri, erkeklerle eşit şartlara sahip olup olmadıkları, bu değerlendirmede çok
önemli yer tutmaktadır. Ne yazık ki, kadınların büyük bir çoğunluğu, sahip oldukları hakların
birçoğunu bilmedikleri, farkına varmadıkları için haklarını arayamamaktadırlar. En dikkat
çekici ve acıklı nokta ise, eğitim seviyesi yüksek kadınlarımızın bazılarının da bu gruba dâhil
olmasıdır.
Kadınlarımızın en önemli sorunlarından bir tanesi de, işgücü içerisinde yer alamamalarıdır.
Kadının asıl görevinin ev ve çocuklara bakmak olduğu düşüncesini bir kenara bırakmak
gerekmektedir. Tüm bunların yanında, sosyal yaşamdan, hukuksal alandan ve iş yaşamından
mahrum bırakılan kadın bir de şiddete maruz bırakılmaktadır.
Kadın çalışan sayısının en yoğun olduğu, sağlık sektörünün bir meslek örgütü olarak, 8 Mart
tarihinde, kadınların sosyal, hukuksal ve iş yaşamındaki seslerini duyurmaları, kadın emeğinin
değerinin artırılması ve işgücü içerisinde kadınların daha çok yer alabilmelerinin sağlanması
gibi konuların gündeme gelmesi gerektiğini düşünmekte ve kadınlara yönelik projeleri
üretmekte, desteklemekteyiz.
Bizler, ayrım gözetmeksizin insan sağlığına hizmet veren bir sağlık örgütü olarak, meslek
örgütlerine de çok büyük sorumluluklar düştüğünün farkındayız. Sadece cinsiyetinden dolayı
ikinci sınıf vatandaş muamelesi gören, aile içi şiddete maruz kalan, eğitimine izin verilmeyen,
yasal haklarını bilmeyen ve ezilen kadınların bu sorunlarının çözümü için el ele vermek
zorundayız. Toplumsal iyileşmenin sağlanması, şüphesiz öncelikle kadınların eğitilmesi ve
gündelik sosyal yaşama katılmalarıyla mümkün olacaktır.
Unutulmamalıdır ki, kadınlara eşit hakların verilmesi, dünya barışını da güçlendirecektir. Ulu
Önderimiz Atatürk sayesinde 1935 yılında pek çok devletin kadınından daha önce seçme ve
seçilme hakkına sahip olan Türk kadını, haklarını elde etmek için daha fazla beklememeli ve
ülke yönetiminde de daha fazla söz sahibi olmalıdır.
Bu amaçla, kadınlara hak ettikleri değerin yalnızca bugün değil, her zaman verilmesi ve
kadınlara yönelik projelerin arttırılması,titizlikle yürütülmesi gerektiğini düşünmekteyiz.
Bunun için Tabip Odası olarak bizler de ne gerekiyorsa yapmaya hazır olduğumuzu belirtiyor,
tüm dünyadaki kadınların, haklı çabalarının karşılık bulmasını temenni ediyoruz.
Mustafa Kemal Atatürk’ün dediği gibi;
“Şunu anlamak lazımdır ki dünya yüzünde gördüğümüz her şey kadının eseridir.”
Saygılarımızla…
 

YORUMLAR

  • 0 Yorum