EGE’NİN İNCİSİ İZMİR’DEN...

Mehmet Dönerkaya hocamızın yazısını sizlerle palaşıyoruz.

Yazımıza baş sağlığı dileyerek başlayalım. Bu sezon Voleybol Efeler Liginde mücadele eden Afyon Belediye YÜNTAŞ voleybol Takımının değerli oyuncusu Kervin Pinerua’nın vefat haberini ziyaretine geldiğim kardeşimin ikamet etmekte olduğu İzmir’de aldım. TSYD’ndeki görevim gereği takdirle izlediğim Venezüellalı oyuncuyu genç yaşta kaybetmek gerçekten üzücü bir durum. Ölüm her zaman erkendir. Önceki sezon Galatasaray’daki spor yaşamından sonra İlimize gelerek Afyon Belediye YÜNTAŞ’ın formasını başarıyla giyen sporcu kısa zamanda performansı ve sempatikliği ile gönüllere girmeyi başarmıştı ama yüce Mevla onu yanına genç yaşında aldı. Başta Ülkesi, ailesi, ülkemiz voleybol camiası ile Afyon Belediye YÜNTAŞ takımı ve voleybol sevenlerinin başı sağ olsun. Yaradan Kervin Pinerua’nın taksiratını affetsin.
Yukarıda da belirttiğim gibi kısa sayılacak bir fırsat yakalayınca ikamet etmekte olan kardeşimi görebilmek için Ege’nin İncisi İzmir’e geldim. Hoş sohbet-muhabbet derken İzmir TÜFAD Başkan Yardımcı Hasan ARAL hocamın davetiyle Çiğli Galip ÖZTÜRK stadında oynanacak olan BAL 8. Grup Çiğli Belediyespor ile Denizli Demirten Yeşilköyspor maçını izlemeye gittim. Sağ olsun Hasan Hocam bizleri stat kapısında karşıladı. Tribünde ayrılmış olan yerlerimize oturttu. 90 dakikayı Karşıyaka’nın unutulmazları Ergün, Meftun, Altınordu’lu Necil gibi dönemlerinde futbola adlarını başarılarıyla yazdırmış futbolcularla birlikte izledik. Üstelik müsabakanın hakem triosu da bizlere hiç yabancı değillerdi. İlimiz Bölgesel lig hakemlerini böylelikle ilk defa dışarıda izlemek bizleri ziyadesiyle mutlu etti.
Karşılaşma tipik ve klasik olarak ülkemiz futbolunu oynayan iki takımın mücadelesinden ibaretti. Daha doğrusu sentetik yüzlü zeminin üzerinde bir kaleden diğer kaleye meşin yuvarlağı taşımaya çalışan futbolcular bulundukları kategoriden yukarıya doğru gidilmek suretiyle yüksek düzeydeki diğer liglerimizde oynanan futbolun Bölgesel Amatör Ligdeki versiyonunu sergileyerek adına top oyunu denen görsel gösterimi sergilemeye çalıştılar. İlk devrenin sonuna yaklaşırken 40. Dakikada ev sahibi takımdan Doğan Yaşar Keskin bizlere yakın olan kale direğinin önünde seken topla karambolden bir gol attı. Devre bu skorla tamamlandı. 
2. yarıda karşılaşmanın 68. Dakikasında yine kale önü karmaşasında topu önünde bulan Demirten Yeşilköyspor’lu oyuncu Kadir, 6 pasın köşesinde sağına doğru dönerek yerden plaseledi. Kontrada kalan kaleci Can, yakınından geçen bu topu seyredince maça eşitlik geldi. Bu golün hemen 3 dakika sonrasında karşı kale önünde yine bir kargaşa daha yaşandı. İlk golün sahibi Doğan Yaşar Keskin, oyunda bir kez daha sahne alınca Oğuz Kaan Horzum’un hatasını affetmeyerek takımını 2-1 öne geçiren golü attı. Sonrası malum. Goller öncesi dakikalarda olduğu gibi iki kaleye “Git-Gel”ler yaşandı ama iki takımın puantajdaki konumları göz önüne alındığında zorlu geçeceği sanılan maçta kaleye atılan şut ya da top sayısı sadece ve sadece 3’tü. Bunların ikisi doğrudan yandan dışarı giderken çerçeveyi bulanın sayısı 1’di. O topta kalecinin kucağında son buldu.
İşte birbirleriyle sadece 3 puan aralığında bulunan 16 puanlı lider konumundaki takım Çiğli Belediyespor ile takipçisi 13 puanlı Denizli temsilcisi Demirten Yeşilköyspor maçının göze batan iyileri bu maçı yönetmekle görevlendirilen Tayfun Sarı, Mücahit Erhan Arslan ve Anıl Çiftçi’den oluşan hakem triosu idi. 90 dakika boyunca birbirleriyle uyumlu görüntü sergileyen, kararlarında neredeyse % 100’e yakın isabet sağlayan, disiplin uygulamalarında adil davranan, sporcular ile kulübelere insani yaklaşan Afyonkarahisar’lı hakemlerimiz sanırım kendilerini izleyen gözlemciden de hak ettikleri puanlarını almışlardır.