HAK-İŞ Genel Başkanı Mahmut Arslan 3 Aralık Uluslararası Engelliler günü dolayısıyla yaptığı açıklamada, “Engelli bireylerin hem çalışma hayatına hem de sendikal harekete katılmaları, toplumla bütünleşmeleri, değer üretebilmeleri, yeteneklerini ve kapasitelerini kullanmaları için önemli bir imkandır. HAK-İŞ olarak engelli bireylere istihdam alanlarının açılmasını ve mesleki eğitim imkanları sunularak sosyal ve ekonomik dışlanma risklerinin ortadan kaldırılmasını istiyoruz” dedi.
 
HAK-İŞ Genel Başkanı Mahmut ARSLAN, 3 Aralık Uluslararası Engelliler günü dolayısıyla yaptığı yazılı açıklamada şu değerlendirmelerde bulundu:
 
Ülkelerin ekonomik ve sosyal kalkınmasında önemli bir role sahip olan dezavantajlı gruplar içerisinde yer alan engelli bireylerin sayısı her gün artmaktadır. OECD, BM ve Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre dünya nüfusunun yaklaşık %15’i engelli bireylerden oluşuyor. Ülkemizde ise, en son açıklanan resmi verilere göre engelli birey sayısı 1,5 milyon civarındadır.
 
Ülkelerin önemli bir kesimini oluşturan engelli bireylerin toplumla bütünleşmeleri, çalışma hayatına ve sendikal harekete katılmaları önem arz etmektedir. Engelli bireyler çalışmak, üretmek ve işgücü piyasasında yer almak istemektedirler.
 
Ülkemizde, engelli istihdamını arttırmak amacıyla hayata geçirilen birçok kanun, düzenleme ve politika bulunmaktadır. Nitekim, 4857 sayılı İş Kanunu’nun 30. Maddesi kapsamında; işverenler, elli veya daha fazla işçi çalıştırdıkları özel sektör işyerlerinde yüzde üç engelli; kamu işyerlerinde ise yüzde dört engelli birey çalıştırmak zorundadır. Buna rağmen, engelli istihdamı istenen ve beklenen düzeyde değildir. Engelli istihdamının teşvik edilmesi, işverenlerin bu kotalara uyması ve daha fazla hassasiyet göstermesi gerekmektedir.
 
HAK-İŞ olarak engelli bireylere istihdam alanlarının açılmasını ve mesleki eğitim imkanları sunularak sosyal ve ekonomik dışlanma risklerinin ortadan kaldırılmasını istiyoruz.  İşgücü piyasası ihtiyaç analizleri yapılarak mesleki eğitim programlarının bu doğrultuda geliştirilmesini talep ediyoruz. Ayrıca, engelli istihdamını arttırmak için geliştirilen sosyal projelerin ve iyi uygulama örneklerinin tanıtılmasının da engelli istihdamının artmasına katkı sunacağını düşünmekteyiz.
 
Tüm dünyada ve ülkemizde Mart ayından itibaren olağanüstü bir dönem yaşanmaktadır. COVID-19 salgınıyla hep birlikte mücadele ediyoruz. Salgın sürecinin gerek fiziksel gerek psikolojik etkilerinin dezavantajlı bireyler için daha da zor olduğunun bilincindeyiz. Yeni normalleşmeyle birlikte engelli bireylerin toplumsal yaşama ve çalışma hayatına adaptasyonlarının sağlanması, katılımlarının arttırılması ve güçlendirilmesi gerekmektedir.
 
İstihdamda yer alan engellilerin en çok karşılaştığı sorunlarından birisi çalışma koşulları, işyeri düzenlemeleri ve erişilebilirlik olmaktadır. Erişilebilirlik, engelli bireylerin diğer bireyler gibi rahatça evlerinden çıkabilmeleri, ihtiyaçlarını kolaylıkla giderebilmeleri, işyerlerine ulaşımlarını rahatça sağlayabilmeleri gibi birçok konuda bireylere fırsatlar sunmaktadır. Bu doğrultuda,  Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan tarafından 2020 yılının Erişilebilirlik Yılı ilan edilmesini çok önemli buluyoruz. Özellikle Pandemi döneminde alınan her bir önlem ve tedbir için Cumhurbaşkanımıza, hükümetimize, bakanlarımıza teşekkür ediyoruz. Pandemi döneminde engelli bireyler üzerine yapılan çalışmaların devam etmesinden ve sosyal diyalog anlayışıyla görüşlerimizin alınmasından duyduğumuz memnuniyeti belirtiyoruz.
 
Bu düşüncelerle, bu günün engelli bireyleri daha fazla anlamamıza ve sorunlarını içselleştirmemize vesile olmasını diliyor, tüm engelli üyelerimizi, vatandaşlarımızı ve ailelerini sevgiyle selamlıyor, sağlıklı, huzur dolu ve mutlu bir ömür geçirmelerini diliyorum.”