Aklınızı başınıza devşirin!..
Bahçeli MHP'si ile vekil olma şansınız yok,
Belediye başkanı seçilme şansınız yok,
Belediye meclis üyesi seçilme şansınız yok...
Yok oğlu yok...
Sadece ikbal ve menfaat hesabındaysanız hiçbir hesabınız tutmayacaktır...
Bahçeli'ye dost olmak, MHP'ye düşman olmaktır.
Gelin siz de insaf eyleyin!..
Değişim isteyenlerin Bahçeli ile kan davası yok,
Miras davası davası yok,
Alacak verecek davası yok,
Yok oğlu yok...
Bizler MHP'yi musalla taşına yatırmak,
Cenaze namazını kılmak istemiyoruz...
Niyetimiz, maksadımız, gayretimiz sadece bunun içindir.
BAHÇELİ’NİN BÜYÜK HEDİYESİ
Sayın Bahçeli'nin Ülkücü Hareket'e en büyük hediyesi yetiştirdiği ÜLKÜSÜZ ÜLKÜCÜLER'dir. Bu kitlenin bariz vasıfları şunlardır:
1. Fikir dağarcığında tek slogandan başka bir şey bulunmaz.
2. Ĺider ile Genel Başkan kavramlarını bile ayırt edemezler.
3. Asosyal tiplerdir. Sosyal çevrelerinde itibarları yoktur.
4. MHP Pravdası Ortadoğu Gazetesini bile okumazlar, kitapevi bulunan sokaktan bile geçmezler.
5. Beyinlerini kullanmadıkları için muhakemeleri dumura uğramıştır.
Türk milletinin milli dinamiği olan, fikir ve kadro partisi olmak iddiası taşıyan Ülkücülere bu dönüşümü gerceklestirmek büyük bir başarıdır.
KOLTULTA DEĞİL YERDE OTURAN LİDER BAŞBUĞ
Tarih: 1979 / Yer: Bingöl...
Merhum Başbuğ'umuz Alparslan Türkeş, kahpe kurşunların şehit ettiği Bingöl Belediye Başkanı Hikmet Tekin'in ailesine taziye ziyaretinde bulunmak üzere Bingöl'e gelir.
Bingöl halkı Başbuğ'u ağırlamak için "koltuk" bulma çabasına girdiklerinde; Türkeş, bugün tek dertleri kendi koltuklarını koruma çabası olanların yüzüne tokat gibi inecek olan sözünü söyler:"KOLTUK MERAKLISI DEĞİLİM, MİNDERDE OTURURUM !.."
Koltuk hırsı uğruna Ülkücü Hareket'in kardeşlik duygularını yok eden,
Koltuk hırsı uğruna Genel Başkan adaylarına iftira atan,
Koltuk hırsı uğruna yüz derisi ayakkabı köselesi gibi kalınlaşmış,
Koltuk hırsı uğruna MHP'nin geleceğini karartan siyasetçiler...
Aşağıdaki fotoğrafa dikkatle bakın!..
VAH BENİM FUKARA BAŞKANLARIM
70'li yıllarda Ülkücü Gençlik liderleri beş parasızdı. Ne 4 çeker cipleri vardı, ne de bankada yüklü döviz hesapları... Düğün masrafını asgariye indirmek için de aynı salonda üçü beşi bir araya gelip ortak düğün yaparlardı.
"Başkan" kavramı yerini "Reis"e terk etmeye başladıktan sonra ne hikmetse "Reisler"in banka hesapları şişiverdi.
Aşağıdaki Fotoğrafta Muharrem Şemsek, Lokman Abbasoğlu, Rahmetli Ali Osman Babür ve Rahmetli Ergin Bayramcı'nın ortak düğün merasiminden bir karedir.
Vah benim fukara başkanlarım!..