Başka bir yol arayın!..


 

                                    Başka bir yol arayın!..

 

Savcılar! Yargıçlar! Avukatlar! ve bilumum hukukla ilgilenenler!

Kaldırın başınızı Anayasa kitabından; çıkın diğer kanun sayfaları arasından.

Hiç birinin güvencesi ve pratikte geçerliliği yok çünkü...

Haktan, hukuktan, adaletten yana vicdanıyla yasaları uygulamak isteyenlere sesleniyorum. Zor durumda olduğunuzu da görüyorum. Mevcut iktidara muhalif olan birini savunmak, savlamak, yargılamak durumunda kaldığınızda, elinizin altındaki mevcut yasalar, istenilen ağırlıkta cezayı vermekte yetersiz kalıyor. En ağır cezayı veremediğiniz için, baskılarla vicdanınız arasında sıkışmaktasınız.

 

*    *    *

Öte yandan, iktidarın koruyup kollamakta olduğunu bildiğiniz birinin yargıya işi düştüğünde; mevcut yasalar, eldeki delil ve kanıtlar, onun ceza almasını gerektirdiğinde ise yine zor durumda kalıyorsunuz. Yasalar ve vicdanınız gereği işlem yaparsanız; biliyorsunuz ki, görevden alınabilirsiniz, yeriniz değiştirilebilir, hakkınızda soruşturma başlatılabilir hatta meslekten atılabilirsiniz. Bunu da görüyorsunuz.

Bu durumda... Toplantılar yapmanız; paneller, açık oturumlar düzenlemeniz; yasaları, içtihatları, teamülleri anlatmanız, tartışmanız yetmiyor. Başka bir yol arayın...

Dürüst gazetecilik, doğru habercilik, objektif yorum yapmak, basın etiği gibi ilkelere bağlı kalarak gazetecilik yapmak; bir basın organını, bir medya kurumunu yaşatmak, zorun da ötesinde mümkün değil artık. Ya iktidarı rahatsız etmeyecek haberler yapacak, yorumlar getirecek; iktidarın gözdelerini ekranlara çıkarıp öttüreceksiniz; ya da reklam gelirleriniz düşecek, maliye müfettişleri her gün tepenizde ağır veri cezaları kesecek, çalışanlarınız tutuklanacak, yayın organınız kapatılacak. Bunu görüyorsunuz.

 

*    *    *

Bu durumda... Okurlarınızı, dinleyenlerinizi bilgilendirmeye, bilinçlendirmeye çalışmanız, onlara dert yanmanız, destek istemeniz; hukuksal yollara başvurmanız yetmiyor. Başka bir yol arayın...

Bir yandan, "...bunlar referandumu demokrasi için yapmadı; yargı organlarını, özellikle kendilerini yargılayacak Anayasa Mahkemesi'ni ele geçirmek için yaptılar..." deyip; diğer yandan, "MİT yasa taslağı bu haliyle meclisten geçerse, Anayasa Mahkemesi'ne gideriz" diyen, çelişki içinde bocalayan şaşkın muhalefet partileri! Görüyorsunuz ki mecliste iktidarın istediği yasa taslağı, istediği şekil alarak meclisten geçiyor ve onay makamınca da onaylanıyor.

Bu durumda... Basın toplantıları düzenlemeniz, grup toplantılarında konuşmanız, demeçler vermeniz, televizyon programlarına katılmanız, canlı yayınlara telefonla bağlanmanız; vekillerinizi savunma yapmakla görevlendirmeniz falan yemiyor. Başka bir yol arayın...

Küçük bir deneyimdi. Hani bir içtüzük geçirme meselesi vardı da geçirtmemiştiniz; hatırladınız mı? Ne yapmıştınız da engel olmuş, kendi haklarınızı çiğnetmemiştiniz? Hah işte, "mesela" diye hatırlatıyorum.

Başka bir yol arayın...

 

*    *    *

(Hayret! Değil mi? 2 Şubat 2012 günü yazmışım bu yazıyı ve o zaman bizim olan Sandıklı Postası gazetesinde yayınlanmış. Bir köşe yazarı, konu bulamayıp sıkıştığında böyle eski yazdıklarına başvurur. Ama bu genellikle nostalji durumları falan olur. Fakat bu öyle değil. Tamam, rastlantısal olarak gözüme takıldı; üzerine atladım diyelim de; Allah aşkına bu kadar yıl sonra değişmeyen bu günler koşullarına uymuyor mu? Hadi hadi, birazcık iltifatla öngürümü yüreklendiriverin bakalım...)