DÜNYANIN MERKEZİ


Son yıllarda ülkemizde iç turizmde sadece deniz kenarlarında vakit geçirmek olmadığını kültür ve doğa turlarının da önem kazandığını görüyoruz. Bu anlamda yerel belediyeler kendi bünyeleri içerisinde illerini, ilçelerini hatta beldelerini tanıtmak için yoğun bir çaba sarf ediyorlar işte onlardan biriside Sivrihisar Belediyesi. Başkan Hamid Yüzügüllü ile bundan iki sene önce bir Sivrihisar gezimde Nasreddin hoca mezarında karşılaşmış azda olsa keyifli bir sohbet gerçekleştirmiştik. Yapacağı projelerini hayata geçirmek için harıl harıl çalışıyordu. Birkaç gün önce yine Sivrihisar gittim dostlarımı ziyaret ettim tabi ki buraya gelince Sivrihisar’ın yöresel yemeklerini tatmamak olmazdı. Bu nedenle Ceşmicıhan da Canan ve Şirin hanımın ellerinden hazırlanmış güzel yemekleri yedikten sonra bu şirin ilçeyi tekrar gezmek için rehber var mı diye sordum Canan hanıma elbette var dedi. Bir arkadaşı ile konuştuktan beş dakika sonra Seda hanım gülen yüzü ile yanımıza gelerek buyurun Mustafa bey ilçemizin güzelliklerini beraber gezmek için ben hazırım dedi. Zorlu bir gezi olacağını biliyordum ama aklımda araçla gezmek yoktu bu nedenle biraz şaşırdım. Ben sormadan Seda hanım belediye başkanımız ziyaretçilerimize daha iyi hizmet vermek için böyle bir uygulamayı uygun gördü dedi.Tarihin tozlu yollarında bir yolculuk daha yaşamak için çıktık yollara ama bu kadar keyif alacağımı hiç düşünmemiştim, Osmanlı ve Ermeni mimarisinden kalan renk renk ahşap iki katlı evleri , o dar sokakları gezerken kendimi bu günün dünyasından kopmuş, sanki zaman tünelinde eskiyi yaşıyordum. Gördüğüm güzelliklerin hiç birini bu güne kadar bir arada görmemiştim. Saat kulesi,Camiler, Ermeni kilisesi ,Türbeler, ,Konaklar, Açık hava heykel müzesi,Nasrettin hoca

Binlerce insanın Ankara’ya giderken , gelirken geçtikleri bir kavşak burası aslında Bir gün yolunuz düşerse bu bölgeye, bir de fotoğraf çekmeye meraklı iseniz, bu güzel Sivrihisar ilçesine uğramamazlık etmeyin. Belki insanlarımızın bu güzel yerleri bilmediğinden belki de yeterli bir tanıtımın bundan önce ki yıllarda yapılmadığından fazla tanınan bir yer değil. Çal dağının eteklerine kurulmuş olan Sivrihisar da düzlük alan yok gibi .Kültür ve sanat şehri olan Eskişehir’in bir ilçesi olan Sivrihisar her anlamda bir açık hava müzesi görünümünde. İlçeye adımınızı attığınızda geniş caddeden yukarıya doğru çıktığınızı fark edeceksiniz. Fakat yerleşim alanına yaklaştığınız artık sizi dar caddeler ve sokaklar karşılayacaktır.

 

Seda hanım anlatıkça Sivrihisar’ı o eski anları yaşıyor gibiydim. Tunç çağı, Friglerin ana yerleşim birimi olan Sivrihisar sokaklarında yürümeye. Tabi ki zamanla bu önemli yerleşim alanından Selçuklu Devleti, Germiyan oğulları ve Osmanlı devleti bir çok eser bırakmış. Bunların başında Ulu cami,Ermeni kilisesi, Saat kulesi, Alemşah Kümbeti, Hazineder Cami, Kurşunlu Cami,Kılıç Minaresi,Nasrettin Hocanın ve kızının türbesi,Ermeni Hamamı, Osmanlı ve Ermenilerden kalma bir çok konak size keyifli anlar yaşatacağından eminim. Bu güzellikleri gezerken o dar sokaklardan ayrılmak istemeyeceksiniz çünkü temiz ve bakımlı sokaklarında her taraf çiçeklerle donatılmış. Her kapının önünde mutlaka bir çöp kovası vardır evlerin ama burada çöp kovası yok, yerine çiçeklerle donatılmış harika kutular göreceksiniz. Kimisi eski araba lastiklerini boyamış içerisinde renk renk çiçekler yada asma dalı, kimisi su testilerine çiçekler yerleştirerek harika bir ortam hazırlamışlar. Elbette bununla da bitmiyor muhteşem renklerle donatılmış gece lambaları dar sokakları gezerken Atatürk’ün kurtuluş savaşı zamanında zaman zaman gizli toplantılar yaptıkları Zaimağa konağının önüne geldiğimizde bir hazırlık olduğunu gördüm.Seda hanım bizim 20 Eylül düşmandan ilçemizin kurtulduğu bir gündür bu nedenle o gün bir başkadır güzel Sivrihisar’ımız diyerek gülümsedi. İnsanları çok misafir sever yabancı olanları hemen tanıyor ve onlara yardımcı olmaya başlıyorlar. Size gezilecek alanları anlatmaya başlıyor. Hediyelik eşya alabileceğiniz yerlerde ki ortam bir başka güzellikte. Sivrihisar da Metin Yurdanur tarafından yapılmış yüze yakın yaşadığımızda dünya da geçmiş zaman içerisinde önem arz eden kişilerden oluşturduğu açık hava müzesi bir başka güzel. Çal dağının eteklerinde bulunan bu açık hava müzesinde çevre düzenlemesi ve bakımı tam bitmemiş de olsa da çok güzel. Bu anlamda Sivrihisar Belediye başkanı Hamid Yüzügüllü’ye ilçesini tanıtımı için bu kadar emek verdiğinden dolayı kutlamak isterim. Türk insanını güldüren bir o kadar da güldürürken düşündüren dünyaca ünlü Nasrettin hocanın Sivrihisar Hortu köyünde dünyaya geldiğini daha önce birikimlerimden biliyordum ama ilginç olanı bu güne kadar ölümünün ise Akşehir de olduğunu düşünüyordum. Çünkü bunca yıl Nasrettin hoca konuşulduğunda ilk akla gelen yer Akşehir oluyordu. Sivrihisar Ulu cami de yapılan çalışmalar sonunda Nasrettin hocanın mezarının burada bulunması neticesi ile Sivrihisar bir başka güzellik yaşar olmuş. İnsanların belki de sıcak kanlı ve sevecen olması da sanki buradan geliyor. Nasrettin hocanın kızının da bulunduğu mezar anıtı Afyon-Ankara–İzmir-Eskişehir karayolu üzerinde bulunmaktadır. İşte verdiği hazır cevaplığı yanı sıra düşündürücü ünlü mizah ustamızın bulunduğu yer dünyanın merkezi olarak görülüyor.

 

Bir sonra ki gelişimde Seda hanımdan Pessinus harebelerine gitmenin sözünüde aldıktan sonra artık geri dönmenin zamanı gelmişti. Yaşadığım bu güzelliklerden dolayı ve Sivrihisar’ın da düşman işgalinden kurtuluşunu canı yürekten kutlar tüm dostlarıma sevgilerimi iletirim.