Onu taraflı tarafsız sevmeyeniniz yoktur. İşine aşk derecesinde bağlıdır. Afyon’a geldiği günden bu yana şehrimiz insanına verdiği hizmetler saymakla bitmez. İlk olarak eski SSK hastanesinde daha sonra hastanelerin birleştirilmesiyle oluşan yeni Afyon Devlet Hastanesi’nde Baştabiplik görevini yürüttü Dr.Mehmet Duran..Sağlıkta gidilen sistem değişikliğinde belli bir süre Baştabiplik görevini bir başkasına devreden Dr.Duran sağlıkta eski sisteme dönülmesi ile birlikte tekrar Baştabiplik görevine atandı. Duran bugün bin yatağı,bin çalışanı bulunan Afyon Devlet Hastanesi’nin Baştabibidir.. Bu devasa büyüklükteki modern ve akıllı hastaneyi yönetmek aslında o kadar kolay bir iş değil. Ancak Dr.Duran tecrübesi ve çalışkanlığı ile mükemmel bir idarecilik örneği vermektedir. Göreve geldiği 3-5 ay içinde ise hastane içinde yaptığı yenilikler gözle görülür derecededir ve bu hizmetleri insanımıza pozitif olarak yansımaktadır.Dr.Duran daha fazla ne yapabilirim diye düşünüp gece gündüz demeden çalışırken onun bu hizmetlerine çomak sokanlarda yok değil hani..Zaten bu tür olumsuzluklar insanlığın doğuşundan bu yana bütün kurumlarda yaşanmıştır. Yine birçok kurumda kurum yöneticisinin çalışma temposuna ayak uyduramayan o kadar çok çalışan vardır ki ; bunlar ayağa dolaşmaktan başka bir işe yaramazlar. Demem o ki yöneticinin onca çalışmasına gölge düşürürler..Peki tüm bunları neden yazdım..? Herhalde Baştabip Mehmet Duran’a yağ çekmek için yazmadım. Zira yakından tanıdığım Dr.Duran’ın kimsenin çekeceği yağa falanda ihtiyacı yoktur. Sürekli tebessüm eden yüzü ile sadece hizmet için çırpınıp durmaktadır.Görevde oluşu ise Afyon için bir şanstır. Peki tüm çalışanlar aynı duygu içindeler mi..? Maalesef hayır….
Gözlerimdeki oluşan Katarak nedeniyle çok sıkıntılı idim. Son zamanlarda kişileri yanıma iyice yaklaşmadıkları takdirde tanıyamıyordum.Bu durumu sayın Duran’a birlikte olduğumuz bir dönemde aktarmıştım.Sayın Duran ; “ Hastanemize onca yıl hizmetin var neden gelmiyorsun..? Çok iyi Göz Hastalıkları Uzmanlarımız var bir görün gereği yapılır “ dedi. Aradan hayli zaman geçti ve gözlerim ciddi anlamda görme kaybına uğradı,bu nedenle de 05.06.2018 Salı günü sorunu halletmek için Devlet Hastanesi’ne gittim ve sayın Duran’ı gördüm. Dr.Duran her zamanki güler yüzü ile “ dert etme hallederiz “ diyerek Göz Hastalıkları Uzmanı Dr.Mutlu İyici’ye telefon ederek “ eski çalışanlarımızdan bir abimiz var gönderiyorum gereği ne ise yapalım Mutlu’cuğum “ dedi. Bir görevli eşliğinde Dr.Mutlu İyici’ye gittik. Dr.İyici muayenesini tamamladıktan sonra “ Ameliyat “ olabileceğimi söyledi. Bende kendisine “ Doktor bey Allah nasip kısmet ederse gözlerimi bayramdan sonra şifalı ellerinize teslim edeceğim “ deyip teşekkür ettim.
Değerli okurlarımız bundan sonrası inanın bir komedi…! Sağlık teşkilatına yarım asrı geçkin hizmetim var..O yarım asırdır duymadığım sözleri duydum Dr.İyici’den..! Doktor Murat İyici tam ayrılacakken bana “ istersen ameliyatı Üniversite’de ol “ dedi. Nedenini sordum,aldığım cevap şu oldu ; “ kör olabilirsin “.. Bir an sanki şok geçirdim,beni muayene eden ve Ameliyat Endikasyonunu koyan doktor bana “ burada olursan kör olabilirsin Üniversite’ye git “ diyordu..! Sordum “ Doktor bey benim ameliyatımı sizin yapmanızı engelleyen bir durumum mu var ? “ diye..Ve devam ettim “ sağlıkta birçok sürprizler yaşanabiliyor,tırnak çekilirken ölenler oluyor,ancak sizin kör olursunuz ifadenizi ben ilk defa duyuyorum “ dedim. Bunun üzerine bana verdiği cevap aynen şu oldu : “ siz bilmiyorsunuz gözleri bu yüzden kör olan birçok insanın aileleri hastane kapılarında göz yaşı döküyor “ ..! Ben de o zaman kendisine ameliyatını yapacağı hastasına “ kör olabilirsin “ diyen bir doktora ameliyat olmayacağımı söyleyip ayrıldım. Şimdi ;
Sevgili okurlarımız olayı size noktası virgülüne dokunmadan anlattım.Doktorun “ hayır böyle bir şey olmadı “ deme gibi bir lüksü yok.Çünkü sayın Duran beni ona bir görevli ile göndermişti ve olayın tamamına bu kardeşimiz tanıktır.
Her operasyonun risklerinin olduğunu biliyorum Nitekim kendisine tırnak çekilirken bile insanın ölebileceğini söyledim. Doktorumuzun neden böyle bir söylem içine girdiğini ve bana Üniversite’yi önerdiğini merak ediyorum. Neticede Üniversiteye ihtiyaç duysam kendim giderdim onun tavsiyesine de ihtiyacım da yoktu. Anlaşılır gibi değil.Buradan önce Sayın Duran’a daha sonra da Dr.İnci’ye sesleniyorum ;
Sayın Duran yazımın başında Afyon’da taraflı tarafsız herkes tarafından sevildiğinizi söylemiştim,yine söylüyorum ; Güneş balçıkla sıvanmaz gerçekler ve verdiğiniz hizmetler ortada ve artarak devam edeceğini de biliyorum,ancak bu tür doktorlarla değil..
Dr.İyici neden bana Üniversiteyi tavsiye ettiğinizi anlamış değilim. Bana “ operasyonu başka yerde yaptırın “ deseydiniz size yine saygı duyardım, ancak siz beni “ kör “ olmakla korkutup Üniversite’ye yönlendirmeye çalıştınız. Operasyonun yan etkilerini bana söyleyebilirdiniz hiç alınmazdım çünkü ben 52 yıldır çalışan bir sağlık elemanıyım. Sizin görmediğiniz bir çok olaya da tanığım. Çok iyi anladım ki siz beni “ pappalı Mehmet ağa “ ile karıştırdınız. Bana bu ameliyattan kör olanların ailelerinin hastane kapıları önünde göz yaşı döktüklerini söylediniz,anladım Doktor bu konuda baya deneyim sahibisiniz.Allah yolunuzu açık etsin..Ama hastane kapılarında insanlar “ kör “ olan yakınları için ağlamasınlar.Yine de beni uyardığınız için size teşekkür borçluyum Doktor İyici..Ya bana bu tavsiyelerde bulunmasaydınız ve yakınlarım hastane kapısı önünde yas tutsalardı..!