DİNMEYEN ACI ÇANAKKALE ZAFERİ


Çanakkale de 250 bin şehidimize rağmen,

Kıtalar büyüklüğünde toprak kaybetmemize rağmen,

Gerçekten Çanakkale zafer mi?

İngiliz, Fransız, İtalyanı, geldiler,

250 bin vatan evladını şehit ettiler.

Sonrada sesiz sedasız çekilip gittiler...

3 yıl sonra, tek kurşun atmadan, İstanbul’u işgal ettiler...

Biz Çanakkale geçilmez diye duralım.

Ezeli ve ebedi düşmanlar Çanakkale’yi geçip;

Koca İmparatorluğu yok ettiler.

Ardından Anadolu’yu işgal ettiler.

137 bin şehidi de burada verdik.

Çanakkale’de bir Alman Vons Sanders Yahudi’si var ki;

Göz göre, göre On binlerce evladımızı beyhudeye kırdırdı.

İleride haçlı dünyasına takıntı olmamak adına,

Makinelinin önüne hücuma kaldırarak hem de!

Bunun gibi ne ihanetler ne delaletler…

Neredeyse yetişmiş bütün beyin gücümüzü kaybetmemize rağmen;

Zafer ve zaferler kazandık amenna.

İyide, zafer kazanan kaybeder mi?

Biz çok kaybettik…

Hem de ne kayıplar…

Tek bir insanımızın hesabını soramadık.

Onca varlığımız birikimlerimiz berhava edildi.

Tek bir kuruşu tazmin edemedik.

Matahmış gibi;

Yıllardır zafer kazandık diye övünüp durduk.

Yeter ya!

Bunca yalana dolana yeter ya!

Bu komediye bir son verin ya!

Tiyatroya çevirdiniz memleketi.

Beyinleri uyutup durdunuz yıllarca.

Sormak lazım bu kutlama meraklılarına?

Siz bu işe zafer diyorsanız?

Hani tazminat?

Hani onca kaybedilen toprak?

Hani onca kaybedilen varlığımız

Hani nerede ?.

İşin tuhafı, bu savaşta kaybedenler, bizden kat be kat fazla kazançlı.

Bizde çocuklar gibi bir şekere sevinip duruyoruz.

Öküzün yemini yiyip-te, buzağının yerine yatanlar;

Cevap verin bunlara?

O kadar soru var ki?

İnsanın hafzalası bunca salaklığı kaldıramıyor…

Heyhaat!!!

Kafalar öyle bir uyuşturuldu ki.

Öylesine mankutlaştırıldık ki;

Maalesef Çanakkale’nin anlam ve mana derinliğine varamadık...