Terörü kınamayan HDP'yi kınıyorum
Terörü kınamayan
HDP’yi kınıyorum
CHP İl Başkanı Demirkırkan, haftalık basın toplantısında, Meclis’te grubu bulunan partilerin bu hain saldırıyı kınama mesajına imza atmayan HDP’yi sert sözlerle eleştirdi
Cumhuriyet Halk Partisi İl Başkanı Kemal Demirkırkan, İstanbul Beşiktaş'ta Vodafone Arena yakınında çevik kuvvet otobüsüne yönelik bombalı araçla düzenlenen saldırının ardından Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde grubu bulunan AK Parti, CHP ve MHP'nin imza attığı teröre karşı ortak bildiriye HDP’nin imza atmamasını eleştirdi.
Dün düzenlediği haftalık basın toplantısında ülke gündemini değerlendiren Demirkırkan, ekonominin iyi gitmediğini belirterek kişi başına düşen kamu borcunun 8 bin 717 liraya yükseldiğini vurguladı.
Ekonomiden teröre birçok konudaki sorunları kamuoyuyla paylaşan Demirkırkan, sözlerine
İstanbul Beşiktaş'ta Vodafone Arena yakınında çevik kuvvet otobüsüne yönelik bombalı terör saldırısında şehit olan polislere ve sivil yurttaşlara Allah’tan rahmet, yakınlarına sabır, milletimize başsağlığı, yaralılara acil şifalar dileyerek başladı.
PKK AMACINA ASLA ULAŞAMAYACAK
“10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü’nde insanlığa karşı apaçık suç işleyen bu saldırının faillerini, azmettiricilerini ve arkasındaki güçleri lanetliyoruz” diyen CHP İl Başkanı Kemal Demirkırkan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bilinmelidir ki, milletimize karşı alçakça saldırılarla dolu tarihine yeni bir katliam ekleyen PKK terör örgütü işlediği bu suçlarla amacına asla ulaşamayacaktır. Ayrıca Meclis’te grubu bulunan partilerin bu hain saldırıyı kınama mesajına imza atmayan HDP’yi de kınıyorum.
Bütün dünyada olduğu gibi, Türkiye’de de kamu düzeninin sağlanması, huzur ve güven ortamının kurulması, terörle mücadele edilmesi Hükümetlerin görevidir.
Üzülerek ifade edelim ki, yaşanan yönetim zafiyeti nedeniyle 1 yılda 17 büyük bombalı saldırıda 360’ın üzerinde vatandaşımız hayatını kaybetmiş, bin 800’den fazla vatandaşımız yaralanmıştır.”
HÜKÜMETLER ÖNLEM ALMA MAKAMIDIR
Konuşmasında, AK Parti hükümetine de eleştiriler getiren Demirkırkan, şöyle devam etti: “Hükümet makamları yalnız kınama mesajı yayınlayarak değil, bu olaylar yaşanmasın diye önlem alınacak yerlerdir. Bu açıdan gereken özeleştiri açıkça yapılmalı, terör örgütlerine alan bırakan yönetim zafiyeti son bulmalıdır. İktidar, ülkemizin akılcı, bilimsel, sürdürülebilir ve milli bir terörle mücadele politikasına ihtiyacı olduğunu vakit geçirmeksizin kabul etmelidir.
Bu bağlamda, terörle mücadeleyi zaafa düşüren, güvenlik güçlerimizin etkin mücadelesini engelleyen uygulamalardan vazgeçilmeli, huzur ve güven ortamını zedeleyen, toplumsal barışımıza zarar veren anti demokratik uygulamalar bir an önce son bulmalıdır.”
MUSSOLİNİ TECRÜBESİ YAŞAYAN İTALYAN HALKI TEK ADAM YÖNETİMİNE HAYIR DEDİ
İtalya'da 4 Aralık Pazar günü yapılan tarihi anayasa referandumundan 'hayır' sonucu çıkmasını Türkiye’deki siyasi gelişmelerle karşılaştıran Demirkırkan, şunlara vurgu yaptı:
“Ülkemizde Başkanlık sisteminin Meclis gündemine taşındığı bu günlerde, İtalyan halkı, demokratik hakları ve parlamenter sistemi kısıtlayacak, Senato'nun yapısının değiştirilmesi ve yetkilerinin azaltılması ile ‘tek adam-tek parti’ modeline gidişin önünü açacak Anayasa Değişikliği Referandumu’nda ‘Hayır’ diyerek, yasaya karşı çıktı. Referandumda yüzde 41 ‘Evet’ oyuna karşılık, yüzde 59’luk ‘Hayır’ oyu çıktı. Mussolini tecrübesi yaşayan İtalyan halkı ‘tek adam-tek parti” modeline hayır dedi.”
Hükümetin ekonomik politikalarını da eleştiren CHP İl Başkanı Demirkırkan, şöyle devam etti: “2015 yılında 9 bin 257 dolar olan ve 2016 yılı için 7 bin 800 dolar civarında tahmin edilen kişi başı milli gelir, hesaplama yönetiminin değiştirilmesi ile bir anda 11 bin 14 dolara yükseldi. TÜİK milli gelir hesaplama modelini değiştirdi. Bugün açıklanan yeni verilerle bir anda bin 757 dolar daha zengin olduk. Bu hesaba göre Doları 3,5 lira alırsak herbirimizin yılık geliri 38.550 TL, 4 kişilik ailenin yıllık geliri ise 154.200 TL olmuş. Ya da tersten söylersek her birimizin aylık geliri 3 bin 212.5 TL olmuş. Yerseniz. Ne mutlu ki sofrasına iki günde bir et balık veya tavuk yemeği koyamayan vatandaşımız artık proteinle beslenebilecek.
Çağ atladığı iddia edilen Türkiye’de İmalat sanayi ihracatı içerisinde yüksek teknolojili ürünlerin payı 2,6 puan düşerek 2015’te yüzde 2,2’ye gerilemiştir. Aynı oran Güney Kore’de yüzde 26,9 iken, Macaristan ve Çek Cumhuriyeti gibi benzer ülkelerde yüzde 14 civarındadır.
Eğitimle Ekonominin, OHAL’le Ekonominin ne ilişkisi var diyenler: PISA 2015 sınav sonuçlarına göre Türkiye hem matematikte, hem fen bilimlerinde, hem de okuma becerilerinde 35 OECD ülkesi arasında Meksika’dan sonra en düşük puana sahip ikinci ülke konumundadır. Ne ilginç rastlantıdır ki Meksika ve Türkiye son dönemde parası en çok değer kaybeden iki ülke durumunda. İşte size eğitimle ekonominin bağlantısı.”
“Türk Lirası 3 Ekim’den bu yana 150 ülke arasında en çok değer kaybeden 4. Para birimi oldu” vurgusu yapan CHP İl Başkanı Demirkırkan, şunları kaydetti: “Yapısal sorunların derinleştiriliyor olması ve reformsuzluk Türk Lirası’nı en az 2 yıldır zaten en çok değer kaybeden 12 ülke arasına taşımıştı, bunun üzerine OHAL ile, KHK’lar ile, rejim ve Başkanlık sitemi tartışmaları ile eklenen siyasi riskler Türk Lirası’nı en çok değer kaybeden 4 ülke arasına taşımıştır.
AFYON’DA BANKALAR ŞUBE KAPATIYOR
CHP İl Başkanı Demirkırkan, konuşmasının sonunda ülkenin iyi yönetilemediğini ileri sürerek, şunların altını çizdi: “Ülkemiz bir yandan darbe girişimine maruz kaldı. Bir yandan Irak ve Suriye’de savaşıyoruz. Bir yandan PKK ve diğer terör örgütleri ile savaşımız var. Bir yandan Ekonomik krizle boğuşuyoruz. Öte yandan Avrupa ve Amerika ile ilişkilerimiz berbat. Ülkede halen OHAL şartları hüküm sürüyor. Bütün bu karmaşanın arasında Başkanlık sistemi diye diretmenin alemi ne. Bırakın bunları ülkenin çok daha acil ihtiyaçları var.
İlimizde ekonomik durum nasıl. Hepimiz biliyoruz içler acısı. Ekonomik krizin vatandaş üzerine etkisi henüz daha ortaya çıkmamışken bile Kurtuluş caddesinde, Ambaryolu’nda kiralık dükkan dolu. İlimizde faaliyet gösteren 3 banka, İş Bankası, Akbank ve Yapı Kredi Bankası birer şubelerini kapatma ve dolayısıyla personel eksiltme yoluna gittikleri yolunda bilgiler geliyor.
AKP İktidarı bu ülkeye ne kattı: Çocuklara cinsel istismar yüzde 434 arttı. Uyuşturucu Bağımlılığı yüzde 678 arttı. Boşanmalar yüzde 37 arttı. Fuhuş yüzde 790 artı. Adam öldürme yüzde 261, cinsel taciz yüzde 449 arttı.
ÇOCUKLARIMIZ RIZKIYLA DEĞİL BORCUYLA BİRLİKTE DOĞUYOR
Tarımı bitiren, ithal ürünlerle çiftçiye rekabet şansı yaratmayan AKP politikaları ile Çiftçinin banka borcu 2002’de 5,1 milyar TL den 2015’te 61,1 milyar TL’ye çıkarak 10 kar arttı.
Tüketicinin banka borcu 2002’de 6,6 milyar TL’den, 2015’de 381. 2 milyar TL çıktı.
Aile gelirinin borca oranı 2002’de yüzde 4,7 den, 2006’da yüzde55.2 ye çıktı. Her aile, evine giren paranın yarısından fazlasına borcunu ödemek için kullanıyor. Ayın ilk günü parasız kalan milyonlarca insan bu ülkede yaşıyor
Kişi başına kamu borcu 2002’de 3 bin 677 TL den 2015’de 8 bin 717 TL ye çıktı. Artık çocuklarımız rızkıyla değil borcuyla birlikte doğuyor.”●Kurtuluş