Nihayet Türkiye'nin Meslek Örgütü Kılığındaki Faşist derebeyliklerinin sonu geldi

Bir dönem AKÜ'de de görev yapan sosyoloji Profeserü Ramazan Yelken sosyal medya hesabından TTB ve TBB ile başlayan ve yaptıkları açıklamalarla milleti derinden yaralayan iki meslek örgütü ile ilgili olarak Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın talimatıyla başlatılan isimlerden Türk kelimesinin çıkartılması ve üye olma zorunluluğunun kaldırılmasıyla alakalı olarak önceki yıllarda yapılan bir tez çalışmasını da aktaran Profesör Yelken, Nihayet Türkiye’nin Meslek Örgütü Kılığındaki Faşist derebeyliklerinin sonu geldi.diyerek başladığı yazısı şöyle;

Aslında bu durum hep gündemimde idi. Konuyla yeni ilgilenen birisi değilim. Yıllardır hep Sivil Toplum derslerimde tartışırız ve ödevler yapılır. Konuyla ilgili danışmanlığını yaptığım bir Yüksek Lisans tezi de yeni bitti ve jürisi yapılacak. 
Türkiye Barolar Birliği, Türk Tabipler Birliği, Mimarlar Odası vb. KKNMK yani Kamu Kurumu Niteliğinde Meslek Kuruluşları Sivil Toplum Örgütümü, devlet örgütümü yoksa ideolojik birer çıkar örgütümü? Bu özel imtiyazlı örgütler hem devleti, hem sivil toplumu, en çokta zorla haraçlarını aldıkları üyelerini yıllarca sömürdüler. Hangi ideolojinin elinde ise duruma göre iktidarın ya kör karşıtı ya da kör yandaşı oldular. Barolar hukuku katletti, tabipler birliği sağlıktan başka her konuyla ilgilendi, mimarlar mühendisler kentler betonlaşırken, çevre katledilirken iktidara göre ya sustular onay verdiler ya da siyasal/ideolojik muhalefet yapmayı tercih ettiler. Bu yetmezmiş gibi ideolojik ayrımcılık yaparak başörtülü kadın avukat, doktor, mühendislere mesleklerini yaptırmadılar hatta hastahanelerde muayene bile etmediler. Türkiye’nin özel imtiyazlı bu faşist, oligarşik yapıları meslek kuruluşu ve STK olmanın ötesinde ideolojik bir derebeylik oldular. Şimdi nihayet bu oligarklara da dur denilecek. Dünyanın hiç bir yerinde bu yetki ve özellikte bulunmayan bu sözde meslek kuruluşlarının imtiyazlarına son verilerek isteyen istediği meslek örgütüne isterse üye olacak, istediği açıklamayı istediği ideolojik söylemle yapacak. Bütün meslek mensupları adına konuşamayacak ve iradeleri üzerine ipotek koyamayacak. Nihayet bir devir daha kapanıyor. Şimdi demokrasiyi hatırladılar ve hep birlikte bağırışıyorlar. Umutlu olmakla birlikte yine de yeni düzenlemenin yeni yandaşlar yaratmak yerine demokratik sınırlar içinde, gönüllü girilip çıkılan gerçek Sivil Meslek Örgütleri olmalarına dikkat etmemiz gerekiyor.

Türkiye düşmanı odalara üye olma zorunluluğu kaldırılıyor