'Devletin bağışıklık sistemini çökerttiler'

07 Aralık 2016 - 17:41

‘Devletin bağışıklık

sistemini çökerttiler’

 

 

 

DP Lider Uysal: Türkiye’de devleti ele geçireceğiz diye yola çıkanların TSK’dan başlayarak adalet mekanizmasını, istihbarat örgütlerini, istihbarat kurumlarını emniyet kurumlarının bağışıklığını çökerterek getirdikleri noktanın bedelini bu aziz millet ödüyor

 

 

 

Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal, Ankara İl Kongresi’nde gündemi değerlendirdi, “Türkiye’nin içerisine PKK terör örgütüne ilave olarak IŞİD benzeri radikal İslamcı selefi örgütlerin de husumetinin hedefi olur noktaya bizleri bugünkü iktidarın yanlışları getirmiştir” dedi.

“Dün ‘önce milletim sonra partim’ diyenlerin bugün niçin ‘önce partim’ diyerek bu anayasa değişikliği teklifine destek verdiğini bu kürsüden millet adına soruyorum” diyen Genel Başkan Gültekin Uysal’ın konuşmasından öne çıkanlar şöyle:

“Türkiye’de devleti ele geçireceğiz diye yola çıkanların TSK’dan başlayarak adalet mekanizmasını, istihbarat örgütlerini, istihbarat kurumlarını emniyet kurumlarının bağışıklığını çökerterek getirdikleri noktanın bedelini bu aziz millet ödemesin diyoruz.

Çözüm süreçleriyle, Oslo görüşmeleriyle terör örgütleriyle müzakere yapanların bugün milletin önünde milletin alternatif maliyetini azami ölçüde ortaya çıkartarak bu bedeli şehitlerimiz anısına bu vatana ve millete ödetmemesidir tercihimiz.

 

SURİYE KRİZİNİN DERİNLEŞMESİNE SEBEBİYET VERDİLER

Türkiye’nin niçin buraya getirildiğini, kimler tarafından buraya getirildiğini mahfuz tutmak kaydıyla Demokrat Parti olarak milletimizin bekasını ilgilendiren her meselede olduğu gibi terör başta olmak üzere tereddüt ve müsamahanın gösterilmeyeceği her meselede bu devletin ve hükümetin yanda olmaya kadar bu zamana kadar gayret ettik.

Türkiye’nin güney sınırında Suriye krizinin derinleşmesine sebebiyet verenler, Suriye’de muhalefeti militarize ederek iç savaşı tetikleyenler bugün, politikalarının iflas etmesi neticesinde Türkiye büyük bir şiddet sarmalı içerisine kademe kademe itmişlerdir.

Uluslararası dinamiklerin bu bölgeye dair tasavvurlarını yeterince anlamamış olanların, merkez ülke oluyoruz diyerek Emevi camisinde bir Cuma namazı kılacağız diyerek çıktıkları yolda her gün Türkiye’nin bir köşesinde katliamların yapıldığı, bombaların patladığı bir Türkiye portresini kaçınılmaz bir kader olarak milletimizin önüne koymuşlardır.

 

BAŞKANLIK BİR DAYATMADIR

Bugün Türkiye’nin 30 yılı aşkın bir zamandır sadece ve büyük ölçüde PKK terörüyle karşı karşıyayken maalesef bugün bu bölgenin tabiatını değişmesi, yanlış siyasetlerinin neticesinde Türkiye’nin içerisine de PKK terör örgütüne ilave olarak IŞİD benzeri radikal İslamcı selefi örgütlerin de husumetinin hedefi olur noktaya bizleri bugünkü iktidarın yanlışları getirmiştir.

Türkiye’nin cumhurbaşkanı olarak milletin birliğini ve beraberliğini temsil etmesi gerekenlerin ayrıştırıcı dilleri, üslupları, siyasi tercihleri ve bugün Türkiye’ye bir dayatma olarak bir kişinin nefsinde tüm erkleri toplamam teşebbüsü diyebileceğimiz başkanlık, cumhurbaşkanlığı gibi bir garip sistem teklifleri diyemeyeceğimiz, deyim yerindeyse Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ı koruma kanunu olarak bile nitelendirebileceğimiz bir dayatmayla bu cendere içinde milletimiz karşı karşıya bırakılmaktadır.

 

PARLAMENTER DEMOKRATİK REJİMİ GÜÇLENDİRMELİYİZ

 Bu manada Demokrat Parti olarak kurulduğumuz günden bugüne kuvvetler ayrılığı prensibini merkeze alan bir anlayışla, hakimiyetin millete ait olduğu prensibini taçlandırmak adına verdiğimiz mücadelede ortaya koyduğumuz prensipler çerçevesinde Türkiye’nin tabandan tavana silkinişinin adı olacak bir demokratik dönüşüme ihtiyacı olduğunu biliyoruz. Ama bu demokratik ve siyasi sistem dönüşümü bugünkü iktidarın hayal ettiği gibi keyfi bir şekilde, bir kişinin keyfine bırakılamayacak şekilde, bir kişinin ihtiraslarına, hayallerine mahkum edilemeyecek şekilde, bir sistem dahili içerisinde milletimizin en sade vatandaşının bile iradesini milletin iradesinin tecelligahı olan TBMM’ye yansıyabilmesi için istinad noktasını yine millete koyarak, siyasi partiler yasasından başlayarak topyekun parlamenter demokratik rejimi daha etkin bir şekilde getirme mecburiyetimiz vardır.

 

‘MHP BUNLARA PAYANDA OLMUŞTUR’

 İktidar oldukları günden bugüne kuruluş beyannamelerinde, seçim beyannamelerinde taahhüt etmiş olmalarına rağmen 2007 yılında özellikle yeni anayasa diyerek onunla beraber ortaya koydukları tasavvur ve seçim beyannamelerinde temsili cumhurbaşkanını millete teklif edenlerin bugün Türkiye’ye niçin ve nasıl olduğunu anlamadığımız bir şekilde ona payanda olacak şekilde MHP’nin de bu galeyana gelerek bu teklifi nasıl yapabildiklerini aklımızla, izanımızla, vicdanımızla anlayabilmekte büyük güçlük çekiyoruz.

 

 

MAHKUM DEĞİLSİN TÜRKİYE’M DEMOKRAT PARTİ VAR

İktidarıyla muhalefetiyle Türkiye’yi kamplaştırarak, bir tarafta AKP ve MHP, diğer tarafta HDP ve CHP seçeneklerine milletimizin mahkum olmadığını ‘Mahkum değilsin Türkiye’m Demokrat Parti var’ diyerek inşallah bu sürecin akabinde gerçekleştireceğimiz büyük kongremizle beraber yeniden kuvvetli bir sese, kuvvetli bir soluğa dönüştüreceğimizden emin olduğumu ifade etmek istiyorum.

Bu zorluklara rağmen bir tarafta sınırlarımızda ve sınırlarımız dışında canlarını veren şehitlere sözümüz olsun ki bu yağmacı iktidarı da bu yağma düzenini de eninde sonunda milletin iradesinin sahibi olarak hürriyeti demokrasiye inanmış demokratlar olarak yerle bir edeceğimiz günlerin yakın olduğunu sizlerle paylaşmak istiyorum.

 

HAKİKAT GÜNEŞ GİBİDİR

Bu manada istedikleri kadar milletin gözü önüne perde çekmeye gayret göstersinler, Eflatun’un dediği gibi diyoruz ki ‘Hakikat güneş gibidir. Gözlerinizi kapatsanız da gözlerinizin içine sızar.’ İşte bu iktidar da Türkiye’nin bu hakikatlere kendi gözlerini kapattıkları gibi milletin gözlerinin önüne de istedikleri kadar perde çeksinler, istedikleri kadar haram düzeninin kaynaklarıyla, satın aldıkları medya organlarıyla, yalan yanlış bilgileri milletimizin aklının ve fikrinin karışması için seferber etseler de hakikat ortadadır. İşte bu hakikatin temsilcileri olarak, demokratlar olarak bugünden itibaren meseleniz, millet önünde bu gerçekleri hakikati yalanlardan soyarcasına her bulduğumuz noktada haykıracağız.”

Kongrede mevcut İl Başkanı Bahadır Ulusoy yeniden başkanlığa seçildi.●Kurtuluş