CHP'li Köse: Meclis'i lağvetmek istiyorlar
CHP’li Köse: Meclis’i
lağvetmek istiyorlar
CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Köse, Afyonkarahisar’da konuştu: Yapılmak istenen demokratikleşme için Anayasa değişikliği değil. Bunu kabul edelim. Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün kurduğu Gazi Meclis'in lağvedilmesidir
FADİME AKARCumhuriyet Halk Partisi Kadın Kolları Genel Başkanı Fatma Köse, CHP İl Binası'nda yaptığı açıklamada Anayasa değişikliği paketinin referandumda geçmesi hâlinde Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin “vitrinden” ibaret kalacağını belirtti
İl Başkanı Kemal Demirkırkan, Milletvekili Burcu Köksal, İl Kadın Kolları Başkanı Hafize Özmen ile çok sayıda partilinin katıldığı toplantıda 16 Nisan'da halkın oyuna sunulacak Anayasa değişikliği paketi hakkında görüşlerini açıklayan CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Köse, mevcut değişiklik önerisinin halkın ihtiyaçlarını karşılamadığını savundu.
HER YETKİ CUMHURBAŞKANINA VERİLİYOR
“Yapılmak istenen demokratikleşme için Anayasa değişikliği değil. Bunu kabul edelim. Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün kurduğu Gazi Meclis'in lağvedilmesidir” görüşünü ileri süren Genel Başkanı Köse’nin açıklaması öyle: Bu sistem, hak ve özgürlüklerimizin tek kişiye teslim edilmesidir. Bizim hak ve özgürlüklerden vazgeçmeye hiç niyetim yok. Yeni bir Anayasa yazabilirdik, içinde özgürlüklerin ve tüm renklerimizin olduğu yeni bir Anayasa yazabilirdik. Buna izin vermediler. Ama pes etmeyeceğiz. Bu değişiklikle Cumhurbaşkanı, yasama, yürütme ve yargı yetkilerinin hepsini üzerine almakta, kuvvetler ayrılığı yok edilmektedir. Son 2 buçuk yılda neyi istediler de yapamadılar? Bu sadece bir tek kişinin refahı ve yargılanmaması için bize dayatılan bir sistemdir. Gerçek demokrasilerde güçlü kuvvetler ayrılığı vardır. Bu değişiklik geçerse parlamento vitrinden ibaret kalacaktır. Biz asla tek kişinin emriyle yönetilemeyiz.”
BÖYLE BİR SİSTEM BU ÜLKEYİ KAOSA GÖTÜRÜR
Ülkede yaşanan Olağanüstü Hal uygulaması dolayısıyla 'Hayır' diyenlerle 'Evet' diyenlerin eşit şartlarda yarışamadığını hatırlatan Köse, şöyle devam etti: “İnsan hakları, basın özgürlüğü bu sistemde kalmayacaktır. Bu sistemde ekonomi tek elden yönetilecek ve yolsuzlukların üstü kapatılacaktır. Böyle bir sistem bu ülkeyi kaosa götürür. Bu sistem, kutuplaşmaları derinleştirecektir. OHAL koşulları, Anayasa değişikliği için uygun değildir. Hayır görüşünü savunanlar, evet görüşünü savunanlarla eşit şartlarda yarışmıyor. Buna rağmen bu kampanyayı biz kazanacağız. Bu sistemle Cumhuriyet'in kurucu ilkelerine saldırı yapılmaktadır. Bu bir rejim değişikliğidir.”
DEMİRKIRKAN: GECE GÜNDÜZ ÇALIŞIYORUZ
Cumhuriyet Halk Partisi İl Başkanı Kemal Demirkırkan da Afyonkarahisar'da 'Hayır' oylarının önde olduğunu öne sürdü, şunları kaydetti: “CHP örgütleri uzun zamandır ayakta. Bu çalışmaların ciddi ve düzgün gittiğini düşünüyorum. İlimizde eski yeni demeden İl Başkanları olarak çalışıyoruz. Son haftaya geldik. Afyonkarahisar'da ciddi oranda hayır çıkacağından şüphem yok. Afyon'dan hayır çıkacak.”
KÖKSAL: TERÖR ARTTI, İŞSİZLİK REKOR SEVİYEYDE
Milletvekili Burcu Köksal, “Başkanlık Sistemi'nde koalisyon olmaz” iddiasının gerçek olmadığını savundu, şunları kaydetti: “18 maddeyi açıklayamayanlar, 'Ey Kılıçdaroğlu', 'Ey CHP' diyerek sataşarak referandumu geçiştirmektedirler. Başkanlık Sistemi'nde koalisyonlar olur. Latin Amerika ülkelerinde koalisyonlar olmuştur. Başkanlık Sistemi, koalisyonları önler demek büyük bir yanılgıdır. 15 yıldır Türkiye'yi tek parti yönetiyor. Buna rağmen terör arttı, işsizlik rekor seviyeye yükseldi. Ülke bu kadar perişanken istikrarı sağlayamayan bir partinin evet deyin, istikrar gelsin demesi abesle iştigaldir. Ülkedeki istikrarı sağlamanız için güçler ayrılığı ve güçlü Meclis'i tesis etmeniz gerekir.
ÖZMEN: KADIN HAKLARI İÇİN HAYIR DİYORUZ
İl Kadın Kolları Başkanı Hafize Özmen ise Afyonkarahisar'daki CHP'li kadınlar olarak ciddi bir çalışma yürüttüklerini belirtti. Özmen, 16 Nisan'a kadar bu çalışmaları yılmadan, yorulmadan sürdüreceklerini, çalışmaların karşılığını da 16 Nisan'daki referandumda alacaklarını belirtti. Özmen, Kadın hakları için hayır diyoruz dedi.