Türkiye’nin ‘Maldivleri’ Salda Gölü
Bembeyaz kumsalları ve berrak suları ile ‘Türkiye’nin Maldivleri’ olarak nitelendirilen Salda Gölü’nü görmenin mutluluğunu yaşıyorum. Oldukça kısa bir zaman kalabildiğim Salda Gölü çok daha fazla zaman geçirilebilecek bir yer. Ama ben tadımlık gezimin bende kalanlarını sizlerle paylaşmak istiyorum.
***
Salda Gölü uzun zamandır görmek istediğim yerlerin başında geliyordu. Nihayet bu emsalsiz güzelliği dünya gözüyle görebildim.
Salda Gölü Burdur’un Yeşilova ilçesine yaklaşık 5 km uzaklıkta bulunuyor. Yolda ilerlerken gölün iyice yakınına varana kadar gölün güzelliğini göremiyorsunuz. Birlikte gölü gezdiğim arkadaşlarımla ilk olarak Salda Gölü’nde Yeşilova Belediyesi’nce işletilen Belediye Plajına gittik. Plaj kalabalıktı ve göle giren birçok kişi vardı. Göle yaklaştıkça ilk dikkatimi çeken gölün berrak suları oldu. Gölün suları o kadar temiz görünüyordu ki insanda avuçlayarak su içme isteği uyandırıyordu.
Belediye Plajında çadırlarıyla kamp kurmuş kişilerin yanı sıra karavanda kalan kampçıları da gördüm. Yakın çevrelerden geldiğini düşündüğüm piknikçiler de plajın arkasındaki yeşil alanda piknik yapıyorlardı.
***
Göle gittiğimiz gün oldukça sıcak bir hava vardı. Ama gölün plajına doğru yaklaştıkça şansımızdan mıdır nedir güneş bulutların arasına girdi ve hafif esinti eşliğinde gölün eşsiz sularını izleyebildik.
Gölün suları tarifi zor bir güzellikte mavilik barındırıyor. Zaman zaman turkuaza çalan yeşile yakın renkleri de gölün yüzeyinde görebiliyorsunuz. Gölü izlemek insanı dinlendiriyor. Beraber gezdiğimiz bazı arkadaşlarım dayanamayıp ayaklarını suya soktular ve hafiflediklerini söylediler. Gönlümüzden geçense gölün bu dingin sularında yüzmekti ama vaktimiz çok sınırlı olduğundan izlemekle yetindik.
***
Belediye Plajı’nın gerisinde bir sosyal tesis bulunuyor. Burada balık, köfte gibi ızgaralar ile içecekler uygun fiyatlara satılıyor. Biz Pazar günü orada bulunduğumuz için bu sosyal tesis oldukça kalabalıktı. Sosyal tesisteki görevli 40 kişilik sipariş aldıklarını ve bizim biraz bekleyeceğimizi söyledi. Biz çok vaktimiz olmadığı için burada beklemedik. Çıkarken sosyal tesisin fiyat tarifelerine hızlıca baktım. Fiyatlar son derece makuldü.
Sosyal tesisin biraz ilerisinde başka bir lokanta daha bulunuyor. Burası sosyal tesise göre tenha olduğu için biz yemeğimizi burada yedik. Hizmet kalitesi ve ızgaralar gayet güzeldi. Buranın fiyatları sosyal tesise göre 5-10 Lira daha yüksekti. Gölün güzelliğini daha fazla izleyebilmek adına yemekte zaman kaybetmektense bu işi hızlıca çözmek bize daha doğru geldi.
***
Yemek yediğimiz lokantanın sahibi, fotoğraflarda gördüğümüz Salda Gölü manzaralarının daha ileride olduğunu söyledi. Biz de arabayla yola koyulup gölü izleyerek biraz daha ilerledik. Sonra yol üzerinde göle hakim bir lokanta daha olduğunu gördük. Burada göl manzaralı yemek daha keyifli olabilirdi diye düşündük ama daha önce yemek yediğimiz için burada durmadık.
Belediye Plajında bulunan sosyal tesis ve bizim yemek yediğimiz lokanta gölün gerisinde olduklarından göl manzarası görünmüyor. Plaj kısmında ise içeceklerin satıldığı mini bir kafeterya bulunuyor. Burada oturup gölü izleyerek içeceklerinizi yudumlayabilirsiniz.
Arabayı yolun kenarına bırakıp ağaçlık bir yoldan ilerleyerek Salda Gölü’nün fotoğraflarda gördüğümüz güzel sahillerine nihayet ulaştık.
***
Buralara bahsettiğim manzaralı lokantanın yanından giren dar bir patika yoldan ilerleyerek araba ile de ulaşılabiliyor. Ama yürüyerek gitmek de çok zor değil. Hele bisikletle gezmek de ayrı bir güzelliktedir diye düşünüyorum.
Salda Gölü’nün bembeyaz kumsalı asla ayakları yakmıyor. Gölü izlerken bembeyaz kumsala mı yoksa masmavi göle mi bakacağına karar veremiyor insan. Yaptığım araştırmada Salda’nın dünyada Mars gezegeni özelliği taşıyan iki yerden biri olduğu bilgisine ulaştım. Bunun nedeni de magnezyum içerikli beyaz kayaçların Salda’da bulunmasıymış.
Salda Gölü’ne giderken yanınızda mutlaka fotoğraf makinesi bulunmalı. Gölü gördüğünüzde karşılaştığınız her güzel manzarayı ölümsüzleştirmek için durmadan fotoğraf çekmek isteyeceksiniz.
Gölde yüzenlerin gölün çamurunu ciltlerine sürdüklerini de gördüm. Söylenene göre bu çamur bazı cilt hastalıklarına iyi geliyormuş.
***
Göle yüzmek için girenlere en büyük hatırlatmam plajda şeritlerle belirtilen bölümlerin dışında yüzmemeleri olacak. Fazla açılmak riskli olabilir. Ülkemizin en derin gölünde yüzdüğünüzü unutmamalısınız. Salda Gölü 185 metre derinliği ile ülkemizin en derin, dünyanın ise üçüncü derinlikteki tatlı su gölü.
Salda Gölü ideal bir hafta sonu tatili için gelinebilecek bir yer. Hatta günübirlik gezi için de gelinebilir. Yüzmek isteyenler Salda’nın pırıl pırıl sularında serinleyebilirler. Eşsiz göl manzaralarına şahit olup, fotoğraflamak isteyenler de bol bol fotoğraf çekerek keyifli bir gün geçirebilirler.
***
Bana göre Salda Gölü etrafında bir-iki günlük çadır kampı şahane olur.
Ülkemizde görülmesi gereken doğal güzelliklerin ilk sıralarına mutlaka Salda Gölü eklenmeli.
Önümüzdeki zamanlarda yeniden Salda Gölü’ne gidip daha uzun zaman geçirmek, hatta mümkünse bir-iki gece çadırda konaklamak istiyorum.
Sonuç olarak onda birini anlatabildiğim bu güzel gölün güzelliklerini yaşamak için mutlaka Salda Gölü’nü görmenizi tavsiye ediyorum.
YORUMLAR