phishing
Ertuğrul SEVİM

Ertuğrul SEVİM

Ertuğrul Sevim Yazıyor

ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ ve PARSAK

ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ ve PARSAK

 

Türkiye gündemi bu aralar Anayasa değişikliği üzerine inşa ediliyor. Kamuoyunda bilinen adı ile Başkanlık Sistemi olarak adlandırılan ve Türkiye Cumhuriyeti Anayasasında Cumhurbaşkanının görevleri ve Hükümet Sistemi değişikliği konusu başta olmak üzere 18 maddede değişiklik öngören Anayasa değişikliği Türkiye Büyük Millet Meclisinde AKP ve MHP milletvekillerinin oyları ile referandum yeter sayısı ile onaylanarak Cumhurbaşkanının onayına sunulmak üzere Beştepe’ye gönderildi.

 

***

Hal böyle olunca; yatıyoruz anayasa, kalkıyoruz anayasa, kahvede anayasa, televizyonda anayasa tartışıyoruz. Nisan’da referandum olacağını düşünürsek önümüzdeki 2-3 ayda anayasa yine gündemimizde olacak. Konu önemli muhakkak. Geleceğimizi ilgilendiriyor. Tartışılması kadar doğal bir şey yok. Yalnız tartışmalar farklı zeminlerde ve alakasız varsayımlar da çıkartabiliyor. Bu yüzden kamuoyunun kafası bir hayli karışık. Karışık olması da doğal, çünkü herkes değişikliği farklı yerinden yorumluyor. Gözleri görmeyen 3 farklı kişinin bir fili tarif etmeye çalışması gibi bir durumla karşı karşıya oluyoruz bazen. Herkes tuttuğu kısmı ile anlamaya, karşı çıkmaya çalışıyor. Hal böyle olunca da enteresan yaklaşımlarla karşılaşabiliyoruz. 

 

***

Şahsen olayı iyi kavrayabilmek için genelde siyasetçilerin değil hukuk adamlarının eleştiri ve önerilerini takip ediyorum. Değişecek maddeleri ve değişen maddeleri teker teker okuyarak nedenlerini araştırıyorum. Bir de olayın nereden geldiğine, hangi süreçlerin kat edildiğine dikkat ediyorum. Çünkü sağlıklı bir tahlil yapabilmek için bu bilgiler önemli. Birincisi bu değişiklik nereden çıktı? Bunu iyi irdelemek lazım, hatırlayalım.

***

 

Bir defa bu konu, sadece bugünün konusu değil. 1982 Anayasası yürürlüğe girip, Türkiye sıkıyönetim kanunlarından sıyrıldığı günden beridir göreve her gelen iktidar, bu anayasanın değiştirilmesi gerektiğini, bu anayasa kurgusu içerisinde sivil iktidarı kontrol etmeye çalışan bir bürokratik ve askeri vesayet mekanizması olduğundan bahsetti. Ben şahsen rahmetli Özal’ın, Erbakan’ın, Demirel’in, hatta Başbuğ Türkeş’in bu hükümet sistemi ile ilgili değişiklik taleplerini medya vasıtası ile gördüm ve işittim. Yani konu yeni bir konu değil, en az 30 senedir tartışılıyor. Neticede bu konu yıllardır sürüncemede kaldı. Nihayetinde MHP lideri Devlet Bahçeli tarafından gündeme getirilmesinden bu güne iki partinin oluşturduğu komisyon başta olmak üzere tasarının yol haritası kamuoyunun önünde cereyan etti. Bu bakımdan bu konuda yapılan her şeyin Türk Milletinin gözünün önünde cereyan ediyor ve meşru zeminlerde tartışılıyor olması önemli. 15 Temmuz gibi bir garabetin yaşandığı bu ülkede olağanüstü hal koşulları içerisinde dahi olsa bu konunun –birkaç küçük gerginlik hariç- son derece demokratik bir biçimde tartılıyor olması kim ne derse desin ülkemiz için olumlu bir gösterge.

 

***

 

Bugün burada değişiklik hayırlı mı, hayırsız mı konusundan ziyade bu konuyu ülke gündemine taşıyan partinin, bu konuda genel başkanından sonra en çok konuşulan isminin Afyonkarahisar Milletvekili Mehmet Parsak’ın bu süre zarfında çizmiş olduğu portreden ve performanstan bahsetmek istiyorum.

Mehmet Parsak, ilimiz siyaseti için yeni bir isim. Genç bir hukukçu. İlimiz kamuoyu onu ilk olarak 2009 yılında merkezi Ankara’da bulunan Afyonkarahisar ve İlçeleri Dayanışma Derneği Genel başkanı olması ile tanımaya başladı. 2012 yılında yapılan MHP kongresinde MYK üyeliğine seçilmesi ile siyaset gündeminde ismi daha çok anılmaya başladı. 2015 yılında ise MHP’nin Afyonkarahisar milletvekili listesinin ilk sırasında yer alması ise siyasi ağırlığının ne kadar güçlü olduğunun en önemli göstergesi oldu. Parsak, MHP Genel Merkezi için, Genel Başkan Bahçeli için önemli bir isim. Peki nedir onu 34 yaşında MHP gibi köklü bir partinin MYK üyesi yapan, 37 yaşında milletvekili sıralamasında Afyonkarahisar gibi MHP açısından iddialı olunan bir ilde onca aday arasında ilk sıraya koyan? 

***

 

 

Parsak, ortaokul ve lise yıllarından beridir Ülkü Ocakları içerisinde yetişmiş, hayatında hiçbir dönemde çizgisinden sapmamış bir isim. Bu özelliği, Ülkü Ocakları ve MHP içerisinde yaptıkları çok çok önemli muhakkak olarak. Yalnız sadece bu özellikleri bu soruya cevap olmaya yetmiyor. Çünkü MHP Genel Merkezinde hatta Afyonkarahisar’da bu davaya hizmet etmiş, yıllarını vermiş onlarca insan var. Devlet Bahçeli ile kader birliği yapmış onunla yıllardır siyaset yapmış onca insan dururken Parsak’ın bu denli ön plana çıkması, hatta Bahçeli ile beraber kamuoyunda ismi en fazla anılan isim olmasının başka bir izahı olmalı diye düşünmek gerekir. İşte tüm bu soruların birleştiği tek bir cevap, onun bu süreçte almış olduğu görevde, Anayasa Uzlaşma Komisyonu üyeliğinde, MHP grubu içerisinde Anayasa konusunda en yetkin ve akademik kariyeri en yüksek kişi olmasında yatıyor.

 

***

 

Kısacası, Afyonkarahisar’ımızın da 3 hukukçu milletvekilinden birisi olan Mehmet Parsak’ın TBMM’de bir siyasi parti için en önemli olan branşta, yani kamu hukuku konusunda kendini yetiştirmiş önemli bir hukuk adamı olması onun en büyük avantajı. Parsak partisinde ve yetişmiş olduğu Ülkü Ocaklarında onca görev almasına, bu genç yaşına rağmen, Halen Gazi Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Kamu Hukuku Bilim Dalı’nda başladığı yüksek lisans eğitimini tamamlamış, doktora eğitimini ise yeterlilik aşamasında sürdürmekte olan bir hukuk adamı. Ayrıca anayasa konusunda 2011-2013 yılları arasında, “TBMM Anayasa Uzlaşma Komisyonu MHP Grubu Teknik Heyet Üyesi” olarak görev yapmış ve 6 yıldır Türkiye Cumhuriyeti Anayasası üzerindeki değişiklik görüşmelerinin tamamında partisini temsil etmiş bir isim. Hatta tek isim. Hukuk camiası içerisinde en az maddi getiri sağlayan uzmanlık dallarından olan Anayasa ve Kamu Hukuku dallarında kendisini akademik yönden de geliştiren Parsak belli ki bu konuda hem MHP içerisinde, hem de ülke siyasetinde önemli bir ihtiyaç olduğunu görmüş ve idealleri doğrultusunda bu konuda uzmanlaşmak için dirsek çürütmüş. Onun Anayasa konusunda uzman bir hukukçu olması MHP camiası açısından en az ülkücülüğü kadar siyasi sermayesi sayılır. Neticede sermayeniz ne kadar büyükse, kazancınızın da o kadar çok olması doğal bir sonuç olarak er yada geç ortaya çıkacaktır. Kısacası Parsak, bugüne kadar biriktirdiği sermayesinin karşılığını almaktadır. 

 

***

 

İşte bu nedenle anayasa değişikliği temelli tüm tartışmalarda MHP adına Genel Başkan Devlet Bahçeli’den sonra ismi en çok anılan isim olmuştur. Zaman zaman en çok takdir edilen isim, zaman zamanda genel başkanı ile birlikte ismi en çok tartışılan, yıpratılan isim olması da aynı nedendendir.

Bir başka açıdan bakarsak, Parsak’ın bu performansı ilimiz açısından da gurur verici bir olaydır. Aynı zamanda ilimizde MHP’ye gönül vermiş insanlar içinde öyle olmalıdır. Evet denilsin, hayır denilsin ayrı mesele. Neticede referandumdan hangi karar çıkarsa çıksın, bu Türk Siyaseti için önemli bir kırılma noktası olacaktır ve tarih Bahçeli ile birlikte Parsak’ı da en önemli aktörler arasında yazacaktır. Bugün Parsak, gerek parti içi muhalefetin, gerekse anayasa değişikliğine karşı çıkan ana muhalefet partilerinin hedef tahtasında olsa, sonuçta Mehmet Parsak bir hukuk adamı olarak, bir parlamenter olarak siyaset sahnesine ismini kazımıştır.

 

***

Tarih referandum sonucu ne olursa olsun, bu referandum taslağının meydana gelmesi yönündeki çalışmaları ve aldığı risk doğrultusunda mutlaka doğru bir konumda yazacaktır.

Bugün onu eleştirenler hazmedemeyenler varsa –ki mutlaka vardır- onu siyaset sahnesinde uzunca bir süre izlemeye şimdiden kendilerini alıştırmaları gerektiğini düşünüyorum.

Zira Parsak, bu sahneden ineceğe pek benzemiyor..

 

(Gelecek yazı: MHP İl Başkanlığına kim atanır?)

 

YORUMLAR

  • 0 Yorum