Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimi sırasında Kara Harp Okulunda yaşanan eylemlere ilişkin 5'i firari 307 sanığın yargılandığı davaya tanık beyanlarıyla devam edildi. Davada Bir acı gerçek de tanık ifadelerinde ortaya çıktı.

Kara Harp Okulunda 15 Temmuz gecesi kursiyerlerin davada verdikleri ifadeden de anlaşılacağı gibi darbe girişiminin yaşandığı akşam 21.30'da içtima alınacağını nöbetçi subay üsteğmen Atilla Kahraman'ın içtima alanında Afyonkarahisar’ın adınıda hain darbe girişiminde kullandığı ortaya çıktı.

16 Temmuz günü Afyonkarahisar'a yapılacak gezi için seçilen muhafızları çağıran nöbetçi subay üsteğmen Atilla Kahraman'ın yanına giden muhafızlar, Kahraman’ın eğitim ve prova yapılacağını, tatbikat amaçlı toplanıldığını söylediğini ifade etti.

Ankara 24. Ağır Ceza Mahkemesince Sincan Ceza ve İnfaz Kurumları Kampüsü'nde görülen duruşmaya, tutuklu ve tutuksuz sanıklar ile avukatları katıldı.

Duruşmada öğleden sonra, başka bir davadan Kayseri'de tutuklu bulunan Kara Harp Okulu kursiyerleri SEGBİS vasıtasıyla tanık olarak dinlendi.

Sadık Emre Oral, 15 Temmuz'da kursiyer olduğunu belirttiği beyanında, darbe girişiminin yaşandığı akşam 21.30'da içtima alınacağını nöbetçi subay üsteğmen Atilla Kahraman'ın söylediğini bildirdi.

Kahraman'ın içtima alanında sonraki gün Afyon'a yapılacak gezi için seçilen muhafızları çağırması üzerine yanına gittiklerini ifade eden Oral, eğitim ve prova yapılacağını, tatbikat amaçlı toplanıldığını söylediğini aktardı.

Oral, eğitim kıyafeti giyip silahlarını almaları emri üzerine, kamuflajını giyip silahını aldığını belirterek, daha sonra yanına gittikleri Kahraman'ın telaşlı olduğunu öne sürdü. Yarbay Ömer Ergenekon'un emrine girdiklerini söyleyen Oral, daha sonra beyaz bir minibüsle Türk Telekom binasına götürüldüklerini anlattı.

Oral, nizamiyeden çıktıklarında "Nereye gidiyoruz, ne oluyor?" diye bir kaç kez sormalarının ardından Ergenekon'un, "Ülkemiz sıkıntılı bir süreçten geçiyor. Bizlere bir binanın emniyetinin alınması emri verildi. Artık çok soru sormayın." diye bağırdığını iddia etti.

Telekom'a 22.17'de geçtiklerini, bu durumu bildirmek için bölük komutanı üsteğmen Ahmet Önder Biberoğlu'nu aradıklarını anlatan Oral, başlarından geçenleri anlatmalarına rağmen, onun bir sıkıntı olmadığını, başlarındaki yarbayın emir komutasında kalmaları gerektiğini söylediğini bildirdi.

Oral, darbe girişimini öğrendikten sonra yan binaya geçtiklerini, diğer kursiyerlerin de komutanlarını aradıklarını ve konumlarını terk etmemeleri yönünde emirler aldıklarını öğrendiklerini kaydetti.

Yüzbaşı Nadir Özsoy'ın da yarbayın komutasında kalmalarını, okula dönmemelerini, nizamiyede silahlı kişilerin bulunduğunu ve çatışma ihtimali olabileceğini söylediğini de arkadaşlarından duyduğunu aktaran Oral, Biberoğlu'nun da birden fazla kez arandığını bildiğini söyledi.

Oral, Biberoğlu'na "Başımızdaki 'çatışın' şeklinde emirler veriyor." dendiğini, onun da "Arkadaşlar, oraya hiç kimseyi sokmayın. Dönmeye çalıştığınızı duydum. Gerekiyorsa çatışacaksınız, kimseyi sokmayacaksınız." dediğini öğrendiğini belirtti.

Kursiyerlerin, Dilaver Uysal ile de görüştüğünü, onun da "Kanun kapsamında kalın" demekten başka bir şey söylemediğini dile getiren Oral, kendilerine "Başınızdaki yarbay darbeci, tutuklayın, yaptığınız hukuksuz, ne işiniz var orada." diyen olmadığını ifade etti.

Oral, tek mermi atmadan polisin gelmesini beklediklerini, bu sırada yarbayın da kaçtığını öğrendiklerini söyledi.

Diğer tanık beyanlarının ardından duruşmaya yarın devam edilmek üzere ara verildi.