2012 yılında 25 askerin şehit olduğu, 8'i asker 11 kişinin yaralandığı mühimmat deposu patlamasına ilişkin Afyonkarahisar 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde yeniden görülen davada, tutuksuz sanıklar; dönemin Bölük Komutanı Binbaşı Ali Duran ile Afyonkarahisar 500'üncü İstihkam Ana Depo Komutanlığı 4'üncü Mühimmat Bölge Komutanı emekli Kıdemli Albay Veysel Özbay 13 yıl 4'er ay, istifa eden eski Üsteğmen Tuncay Aydın ise 6 yıl 8 ay hapse mahkum edildi.

Afyonkarahisar'daki Şehit Uzman Çavuş Mete Saraç Kışlası'nda yapılan mühimmat sevkiyatı sırasında 5 Eylül 2012 tarihinde meydana gelen patlamada 2'si astsubay, 2'si uzman, 21'i er olmak üzere 25 asker şehit oldu, 4'ü asker 8 kişi de ağır yaralandı. Olayın ardından Eskişehir Hava Kuvvetleri Komutanlığı Askeri Mahkemesi'nde dava açıldı. Kanun hükmünde kararnameyle askeri mahkemelerin kapatılmasının ardından davanın, Afyonkarahisar 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde yeniden görülmesine karar verildi. Tutuksuz sanıklar eski Üsteğmen Tuncay Aydın, Binbaşı Ali Duran ile emekli Kıdemli Albay Veysel Özbay'ın yargılandığı ve geçen yıl 24 Ekim'de ilk duruşması yapılan davanın bugün görülen üçüncü ve son duruşmasında, sanıklar hakkında karar çıktı.

SAVCI MÜTALAA VERDİ

Duruşmaya sanıklardan Tuncay Aydın ile şehit aileleri ve tarafların avukatları katıldı. Mütalaa veren savcı 'bilinçli taksirle ölüm ve yaralamaya neden olma' suçlamasıyla açılan davada sanıkların tutuklanmalarını ve en ağır cezayı almalarını talep etti. Son sözü sorulan sanık Tuncay Aydın, "Suçsuzum, benim olayda bir kusurum yoktur. Böyle bir olayda nasıl öngörüde bulunabilirdim bunu anlayamıyorum. Beraatımı istiyorum" dedi.

Diğer sanıklar adına da avukatları savunma yaptı ve beraat talep etti. Daha sonra mahkeme heyeti duruşmaya ara verdi. Yaklaşık 1 saatlik aranın ardından devam eden duruşmada mahkeme heyeti kararını açıkladı. Mahkeme heyeti 'Bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma' suçundan sanıklar Veysel Özbay ile Ali Duran'a 16 yıl, Tuncay Aydın'a ise 'Taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma' suçundan 8 yıl hapis cezası verdi. Heyet duruşmadaki iyi halleri dolayısıyla Özbay ve Duran'ın cezasını 13'er yıl 4'er ay, Tuncay Aydın'ın cezasını ise 6 yıl 8 aya düşürdü.

Karar sonrası salonda bulunan şehit annesi Satı Ergenç, "Ciğerim yanıyor" diye gözyaşı döktü. Ergenç'i salonda bulunanlar sakinleştirmeye çalıştı. 112 ekiplerinin müdahale ettiği kadının sağlık durumunun iyi olduğu belirtildi.

'TUTUKLANMALARINA KARAR VERİLDİ'

Duruşma sonrası şehit aileleri karara tepki gösterdi. Şehit ailelerinin avukatlarından Sevgi Karaca, "6 yıldır süren dava bugün neticelendi. Sanıklardan Veysel Özbay ve Ali Duran 13'er yıl 4'er ay hapis cezasına çarptırıldı. Hükümle birlikte tutuklanmalarına karar verildi. Diğer sanık ise adli kontrol şartıyla yurt dışı yasağı getirildi. Hükmen tutuklanmasının reddine karar verildi. Daha fazla ceza verilmesini isterdik ama 6 yıl sonra da olsa adil bir karar oldu diyebilirim" dedi.

'İÇİMİZ RAHAT DEĞİL'

Şehit Tolga Taştan'ın babası Ali Taştan ise "'Adalet mülkün temelidir' derler ama geç gelen bir adalet bu. Geç de olsa, içimiz rahat edecek mi etmeyecek ancak askerimiz ve polisimiz için ön bir karar olduğuna inanıyorum. Bu kararın hiçbir zaman bozulmamasını istiyorum. İyi hal diye bir karar hakime bırakılıyor ama bu işin iyi hali yoktur. İyi hal derken ben şehit ailesi olarak 6 yıldır mahkemelere gelirken sanıklar neden halen mahkemelere gelmiyor. Şehit anne ve babaları olarak içimiz rahat değil. Çünkü bizler birer evlat verdik" diye konuştu.

'BELİRLİ BİR ORANDA MUTLU ETMİŞTİR'

Şehit onbaşı Fikret Düger'in babası Zekayi Fırat Düger, kararın bir devlet ayıbı olduğunu ileri sürdü. Düger, şöyle dedi:

"Bugün burada bir sonuç alınmıştır ancak ben bu kararı devletin ve yürütmenin bir ayıbı olarak görüyorum. 25 kişinin şehit olduğu yerde hiçbir araştırma yapılmamış ve incelenmeden böyle bir karar verilmiştir. Bizim verdiğimiz dilekçelere cevap bile verilmemiştir. Bu olayın FETÖ ile ilişkisi var mıdır, yok mudur araştırılmamıştır. Başka bir yerle ilişkisi var mıdır, terör müdür, sabotaj mıdır hiçbir şey incelenmeden sivil yargı böyle bir karar vermiştir. Bu bizi belirli bir oranda mutlu etmiştir. Bu ceza alanlar piyon değilse buna gönlümüz razı olacaktır. Ama ben olayın kesinlikle bir sabotaj, bir suikast, bir terör olduğuna inananların başında geliyorum. Bu karara da ancak saygı duyuyorum, yapacak bir şey yok."

TBMM'DE ARAŞTIRMA KOMİSYONU KURULMASI TEKLİF EDİLECEK

Davayı takip eden CHP Afyonkarahisar Milletvekili Burcu Köksal, dosyanın TBMM'de komisyon tarafından araştırılması gerektiğini ifade etti. Köksal, şunları söyledi:

"6 yıldır süren davada bugün bir karara tanıklık ettik. Aslında geç gelen adalet bir zulümdür. 6 yıldır her duruşmada aileler evlatlarının acılarını bir kez daha derinden hissetti. Bu olayı tekrar tekrar yaşadılar. Bugün bir karar çıktı, bu kararın üstüne fazla konuşmak çok da doğru değil. Ama dosyanın tüm yönleriyle araştırılması ve incelenmesi kanaatindeyiz. Önümüzdeki günlerde de TBMM'de bir önerge vererek, bir araştırma komisyonu kurularak bu dosyanın tüm yönleriyle araştırması teklifini vereceğiz. Konunun takipçisi olacağız. Dosyada adı geçen, diğer kusuru olanların da hakkında suç duyurusunda bulunulması kararı verildi, bunun da takipçisi olacağız, ailelerle birlikte mücadelemizi sürdüreceğiz."

'EN AZINDAN MAHKEME BİTTİ'

Şehit astsubay Murat Döğer'in babası Haydar Döğer, şehitlerin yerinde yatamadıklarını belirterek, "5.5 yıldır süren dava bugün bitti. Verilen cezalarla ilgili tatmin olduk mu elbette olmadık. Ancak en azından mahkeme bitti. Mahkemelere gide gele usandık. Biraz önce de bir şehit annesi fenalaştı. Hepimiz üzüldük. Bunların hepsinin gerçek cezasını Allahüteala verecektir. Şehitlerimiz yattıkları yerde yatamıyor" dedi.

'BENCE ADALET YERİNİ BULMADI'

Şehit ailesi avukatlarından Nurdan Gökgöz ise kararın verilmiş olmasının bir nebze kabul edilebilir olduğunu söyledi. Gökgöz, "Karar gönlümüze bir parça su serpti ama verilen karar gönlümüzü rahatlatmadı. Çünkü, duruşmaya hiç gelmeyen sanıklar için iyi hal indirimi yapıldı. Bence adalet yerini bulmadı. Sevindiğimiz tek nokta ise haklarında işlem yapılmayan diğer sorumlular ile ilgili suç duyurusunda bulunulması" diye konuştu.